Sayın Hocam,

Türk Dili ve Edebiyati ögretim üyesi Prof. Dr. Tuncer Gülensoy’a göre, Türkçede 78 bin ana kelime olmasina karsin, toplumun büyük bölümü günlük yasaminda ortalama 400 civarinda kelime kullaniyormus.Hatta kirsal kesime gittikçe bu oran 40-50 kelimeye kadar düsüyormus.

Kitap okuma aliskanliginin olmamasi,yabanci kelimelerin dilimize girmesi, dilin yapisina uygun olmayan kelime türetme çabalari, çok kullanilan kelimeleri kaldirma girisimleri, düsünce tembelligi, insanlarin kendilerini gelistirmeye ilgisiz olmalari bunun temel nedenleriymis.  

Ülkemizde güzel konusan ve diline hakim insanlarin azligi, aydin insanlarin bile konusurken çoğunlukla (sey),(eee) gibi ifadelere ve el kol hareketlerine bas vurmasi, toplum olarak kendi dilimizi ögrenemedigimizin çok açik bir  göstergesi.

Insanlar kelimelerle düsünürler. Bir insan dilini ne kadar iyi  bilirse düsünce ufku o kadar genisler, zeka düzeyi o nispette artar. A.B.D.’ de bir okulda, zekayla ilgili bir deney yapilmis. Iki ayri siniftaki ögrencilerin sene basinda, zeka seviyeleri ölçülmüs ve bir yere kaydedilmis, daha sonra 1. dönem boyunca, her iki sinifa da matematik anlatilmis. 1. dönemin sonunda, her iki siniftaki ögrencilerin zeka seviyeleri, ayni oranda artmis. 2. dönem bir sinifa yine sadece matematik anlatilirken, diger sinifa matematikle beraber, kitaplar okutulmus. 2. dönemin sonunda görülmüs ki; sadece matematik görenlere nazaran, hem matematik ögrenip hem de kitap okuyanlarin zeka seviyeleri, 2 misli artmis. Bundan su sonucu çikarmamiz gerekir ; bizim dilimizi gelistirmemize yardim edecek kitaplari okumamiz sadece Türkçe’yi degil, matematik ve fen derslerini de iyi ögrenmemize etki edecektir.

Biz çocuklarimiza kendi dilini dogru dürüst ögretmeden yabanci dil ögretmeye çalisiyoruz.

Sonuçta yarim  Ingilizce ,yarim  Türkçeyle, kendisini ve hayati  ifade etmekte ve anlamakta zorluk çeken, sorunlarini analiz edemeyen , kültürüne ve degerlerine yabancilasmis bir nesil yetistiriyoruz. Geçen gün basinda çikan bir haber vardi. Amerika’dan bir Anadolu lisesine inceleme yapmak üzere bir heyet gelmis.Ingilizce ögretmenlerinin bu heyeti anlamakta ve konusmakta çok zorlandiklari görülmüs.Oktay Sinanoglu Hocamizin kulaklari çinlasin, o bu sorunu çok uzun yillar önce görmüstü. Kendisinin bir sözü vardir: “Iki dil bilen iki insan eder ama kendi dilini bilmeyen eksi yüz insan eder".

Selam, sevgi ve saygilarimla

Serdar Özçelebi 

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :