Cok sevgili Sabri Babacigim,

Bu harikulade guzel gunde sizlere merhaba diyebilmekten cok mutluyum.

Mubarek Mevlid Kandiliniz kutlu olsun.

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed SAV in dogdugu gece nin yildonumunde Rabbim hepimize O ' nu hakkiyla anlayabilmeyi ve tefekkur edebilmeyi Nasib etsin insaallah. Bu muhtesem gecede ben dualarimda sizleri de anacagim insaallah . Sizler de beni unutmayiniz.

Asagida Sevgili Peygamberimizin hayatindan bir kucuk hikaye sunuyorum.

Hz. Ömer, sessizce, dinlenmekte olduğu odaya girer Hz. Muhammed'in.. Bir an çevresine göz gezdirir. Tavana asılmış kuru bir deri parçası, bir torbanın içinde bi kaç kg arpa, duvara dayalı bir kaç ağaç yaprağı ve yerde de Hz. Muhammed'in üzerinde uyumakta olduğu hurma lifinden örülmüş kaba bir hasır.. Bu manzara karşısında ağlamaya başlayan Hz. Ömer'in hıçkırıkları O'nu uyandırır. Kalkınca hasırın vücudunda iz yaptığını, kan topladığını gören Hz. Ömer ise omuzları sarsıla sarsıla ağlamaya başlar. Hz Muhammed hayretle sorar:
-Ey Hattab oğlu, niçin ağlıyorsun?
-Ey Allah'ın Elçisi! İranlılar imparatorlarını saraylarda yasatırken, Bizanslılar Kayserlerini lüks ve ihtisama boğmusken sen ki Allah Elçisisin ... İzin versen de, Bizde seni...
 Maksat anlaşılmıstır, Allah ın Elçisi, gelecekteki halifesinin sözünü hüzünlü bir tebessüm, tatlı bir el işareti ile keser ve "Bu dünya hayatı sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir. Ahiret yurduna gelince, işte hayat odur. Keske bilmiş olsalardı.  "Ankebut, 64." ayetini okuduktan sonra ekler. :
     -İstemez misin Ey Ömer! Dünya onların olsun, ahiret bizim..

 Butun gonul dostlarina ve Cigdem hanima sonsuz sevgi ve selamlar, Sizin de o gul kokulu ellerinizden hasretle opuyorum. Bu gonul kapilarimizin acildigi, kalplerimizin titredigi gecede hepinizden dua ve Fatiha rica ediyorum. Ben de dualarimda sizlerle olacagim insallah.

Ozden 

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :