Sayın “Sevgi Çiçeği”,
16.3.2009 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, dünyada en hassas iki konu vardır: Aşk ve din. Bu konularda konuşurken çok hassas olmalıdır. Aşk ve din münakşaya gelmez. Bir şarkıda “Seviyorum işte var mı diyeceğin” deniliyor. Senden çok istirham ediyorum, sen kimseyi dindar yapmak gayretlerine girme. Bir kimse sana ben “Müslüman olmak istiyorum”, “Ben namaz kılmak istiyorum” demedikçe katiyyen gayretkeşlik yapma. Bütün manevi büyükler böyle hareket ettiler. Kusura bakma senin yaptığın nefsaniyetten başka birşey değildir. Bırakalım yavrum, inanan inanır, inanmayan inanmaz. Keyifleri bilir. Kur’an-ı Kerim’de Kafirun Suresinde “Ben inanmam sizin inandıklarınıza, siz de inanmazsınız benim inandıklarıma, benim inancım bana, sizin inancınız size” Buyruluyor. Lütfen gayretkeşlik içinde olmayalım. İslamı o kadar nezih, o kadar güzel, o kadar zarif, o kadar ince yaşayalım ki bizi görenler imrensinler, hayranlık duysunlar ve Müslüman olma istediklerini, namaz kılmayı öğrenmek istediklerini bize söylesinler, bizden rica etsinler. O çizgiye gelinceye kadar da daima edepli, saygılı, kibar ve ince olalım. Kimsenin inanışına karışmayalım. Kimseyi hor ve hakir görmeyelim. Sabahleyin evden çıkarken o çevrenin en günahkar, en kaba insanı olarak kendimizi görelim.
Değerli yavrum, benim manevi büyüklerimden öğrendiklerim bunlar. Ben de sizlere anlatıyorum. Artık karar sizin. Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Aşkta ve dinde tartışma olmaz Yazan "Sevgi Çiçeği"
Cvp: Aşkta ve dinde tartışma olmaz Yazan Sabri Tandoğan