Selamün Aleyküm
Lokman Hekim ogluna söyle nasihat etmis : Yavrum, Allah kuru topraga yagmur ile hayat verdigi gibi ariflerin hikmetli sözleriyle de ölü kalpleri de öyle diriltir,onlara hayat verir.Onun için onlarin sohbetinde bulun. Yüce bir himmet, saglikli bir sevgi ve samimi bir irade, mutlu bir hayati temin eder.
Siirt evliyasindan Seyh Turki hazretlerine gencin biri sordu;
-Efendim, ben namazlarimi muntazam kiliyorum, ama hiç lezzet alamiyorum,Sebep nedir acaba?
Mübarek , sefkatle bakti gence :.
-Rabbini , yalniz namazda degil, her zaman hatirla evlâdim.
Genç anlayamadi:
-Nasil hocam ?
-Günahlari terk edersen, namazlarindan lezzet alirsin.
Beyazid-i Bistami Hazretlerine, Hakk ile kul arasindaki mesafenin ne kadar oldugu soruldu, söyle cevap verdiler:
“Kul ile Hakk arasinda dört adim vardir. Kul ilk adiminda dünyadan, ikinci adiminda halktan, üçüncüsünde nefisten , dördüncüsünde ise ahiretten geçer. Bu adimlari attiktan sonra Allah ile her dem beraber olur.”
Câfer-i Sâdik Hazretleri talebelerine sunlari nasihat etmistir:
Bir sâlih amel isleyince onu gözünde küçültesin ve gizli tutasin. Çünkü küçük görürsen seni kendini begenmeye götürmez. Gizlersen, eksigi tamam olur, fazîleti artar. Salih bir amel islemek istedigin zaman acele et, zira nefs zayifliga kapilip onu geciktirebilir veya seni ondan vazgeçirebilir.
Mümin kardesine âit sevmedigin bir sey duyarsan, israrla onun bir mâzeretinin olabilecegini düsün. Bulamazsan, belki benim anlayamadigim bir özrü vardir, de ve ayibini ört!
Cüneyd-i Bagdadi Hazretleri söyle buyurmus:
Allah adaminin üç vasfi vardir:
1-Toprak gibidir; iyi kimseye de, kötü kimseye de verir.
2-Bulut gibidir; herseyi gölgelendirir.
3-Yagmur gibidir; sevdigini de, sevmedigini de sular.
Abdülkâdir Geylânî hazretleri felsefe ile mesgûl olmayi hos görmezdi, ondan men ederdi. Seyh Muzaffer Mansur der ki: Birkaç kisi ile Abdülkâdir Geylânî hazretlerinin yanina gitmistik. Elimde, felsefe ile ilgili kitaplar vardi. Bizi süzdükten sonra kitabi görmeden bana; "O elindeki kitap ne kötü bir arkadastir." buyurdu. Bu esnâda oradan ayrilip kitabi bir yere koymak ve bir daha tasimamak hatirima geldi. Kitabi çok seviyordum. Içerisindeki çok seyi de ezberlemistim. Tam kalkacaktim, bana dikkatli dikkatli bakmaya basladi. Sasirip kalkamadim. "Su kitabi bana versene."buyurdu. Vermek için kitabi açtim. Bir de ne göreyim kitabin sahifeleri bembeyaz olmustu, hiçbir sey yazili degildi. Kitabi kendisine verdim. Tek tek sahifelerine baktiktan sonra bana geri verdi. "Iste Ibn-i Dâris'in Fedâil-ul-Kur'ân (Kur'ân-i kerîmin fazîletleri) kitabi." buyurdu. Kitabi elime alip baktim, gerçekten onun güzel bir hatla yazilmis bir nüshasi idi. Bana; "Kalb ile tövbe etmek ister misin?" buyurdu. "Evet." dedim. "Öyleyse kalk!" dedi. Kalktim. Zihnimde felsefe ile ilgili bütün ögrendiklerimi unuttum. Daha önce onlari hiç okumamis gibi oldum.
Abdülkâdir Geylânî hazretlerinin insanlari gafletten uyaran, kendilerine gelmesine vesîle olan pekçok sözü vardir. Bunlardan bâzilari sunlardir:
Kötü arkadaslari terket. Onlara sevgi duyma, sâlihleri sev. Yakinin bile olsa, kötü arkadastan uzak dur. Uzak bile olsa, iyi arkadaslarla berâber ol. Kimi seversen, seninle onun arasinda bir yakinlik hâsil olur. Bu bakimdan, sevgi besledigin kimsenin kim olduguna iyi bak.
Rabbine itaatte bütün gayretinle çalis. Sana vermeyene sen ver. Sana gelmeyene sen git. Sana zulmedeni affet. Niyetinde kullarla, kalbinde ise kullarin Rabbi ile beraber olmaya bak. Sadik olmaya, yalanci olmamaya gayret et.
Büyük âlimlere tâbi olunuz; bid'at yoluna, dinde olmayip, sonradan çikarilan seylere sapmayiniz.Sabrediniz, sizlanmayiniz. Sâbit kaliniz, ayrilip dagilmayiniz. Bekleyiniz, ümit kesmeyiniz. Özünüzü günahdan temizleyiniz, kirletmeyiniz. Hele Rabbinizin kapisindan hiç ayrilmayiniz.
Hz Musa (a.s) bir münacatinda:
“Ya Rabbi! Seni bulduktan sonra senden vazgeçene sasarim!” diye niyaz eder. Sonra Allah-u Teâlâ söyle karsilik verir: “Ey Musa! Beni bulan hiç benden vazgeçer mi? Benden ancak yoldan dönenler vazgeçer!”
Mevlam bizleri her daim kendisi ile beraber olanlardan eylesin, Hakk dostlarinin sohbetleriyle riziklandirsin, gönüllerimizi onlarin nuruyla aydinlatsin.Allah’a emanet olun.
Son nokta
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Düşündürücü bir mail Yazan "Son Nokta"
Cvp: Düşündürücü bir mail Yazan Sabri Tandoğan