Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Cvp: Çevremizdeki Güzellikler
Gönderen : Sabri Tandoğan
Tarih : 10/9/2006 4:48:14 PM


Sayın Özden Çiçek,


9.10.2006 tarihli mailinizi aldım. Efendim, mailiniz yine bizi sonsuz sevinçlere, heyecanlara, mutluluklara garketti. Sizden mail gelmedikçe herkes birbirine soruyor, Özden Hanım’dan haber var mı, nasıl acaba diye. Herzaman olduğu gibi yine çok güzel bir konuya değinmişsiniz. Çevremiz, binbir güzelliklerle dolu. Ama “görenedir görene, köre nedir, köre ne?”. Kuran-ı Kerim’de “Ne yana bakarsan bak Allah’ın vechi oradadır” buyuruluyor. Yine “Cümle yerde Hak nazır, göz gerektir göresi” diyor. Rilke, “Malte Laurids Brigge’nin Notları” kitabında ısrarla, üzerine basa basa bir temayı işler: “Görmeyi öğreniyorum”. Rilke’nin kitabındaki o bölümü yüzlerce defa okudum, yine de okumaya doyamıyorum. Görmeyi öğrenmek, görebilmek ne güzel, ne muhteşem bir olay. Kaç insan bulutların güzelliğini görebildi, kaç insan güneşin doğuşundaki, batışındaki o muhteşem renk armonisini içinde hissedebildi. Görmek...Zahirden, batına, dıştan içe inebilmek, baktığımız zaman bir insanı hem maddesiyle, hem manasıyla görebilmek...Yarabbi ne muhteşem bir olay. Onun için Aşık Veysel, “Yumma gözün kör gibi” diyor. Öyle görüntüler var ki hayatta bir kere oluyor. Görebilirseniz ne mutlu size. Biraz sonra yok, bitti, kaybettiniz.


“Bir an, uzunluğuna uzun, derinliğine derin, güzel olmasına iyice güzel


Nasıl akıp geçti bilemezsiniz,


Beni gözlerim aldatır milyonla, sizi elleriniz.


 


Siz bir ellerinizi bıraksanız ben yalnızlığımı,


Bir sonuna kadar yaş ber


Bu şiir olmayacak şeyler için


Bu şiir buz üstüne yazıldı


Bir kere söylenip unutulacak”


Yunus’un fevkalade enteresan bir tesbiti var, kırk yıldır düşünüyorum. Kainatın en büyük şairi “Gören göz değil, gönüldür” diyor.  Demek ki güzellikleri görebilmek için gönlün de temiz olması gerekiyor. Nasıl tozlu, pis, kirli bir aynada güzellikler görülmezse biz de nefsaniyetimizin itişleriyle kararan gönlümüzü ağartmadıkça, pırıl, pırıl tertemiz bir hale getirmedikçe güzellikleri göremiyoruz.


Benim gençlik yıllarımda Liz Taylor için dünyanın en güzel kadını derlerdi. Liz, o yıllar inanılamayacak, yüzüne bakılamayacak kadar güzel bir kadındı. Sekiz kere evlendi, sekiz kocası da Liz’in güzelliğini göremedi. Kimi kendini içkiye, kimi kumara, kimi uyuşturucuya verdi. Ve o dünyanın en güzel, en muhteşem kadını aşkı tadamadı, sevmeden, sevilmeden kocadı gitti.


Özden Hanım, görmek olayı her zaman için beni ürpertiyor, titretiyor, bazan ağlatıyor. Bir şair “Ferhat Usta, Ferhat Usta, neden güzellik ağlatır insanı?” diyor. Çünkü güzellikte insanı aşan birşey var. İnsan bazı güzellikleri içine sığdıramıyor. Şu anda gözümün önüne Louvre müzesindeki Mona Lisanın portresi geldi. Sırf o resmi görebilmek için ikinci defa Paris’e gitmiştim. Baktım, baktım, biraz sonra kendimi tutamadım, ağlamaya başladım. Evet, şair doğru söylemiş, bazan güzellik de insanı ağlatıyor. Allah bizi de, yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimizi de görenlerden eylesin. Size sonsuz selamlar, sevgiler, saygılar sunuyor, yeni maillerinizi heyecanla bekliyoruz. Bütün güzellikler sizinle beraber olsun.


 


Sabri Tandoğan


 


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Çevremizdeki Güzellikler Yazan Özden Çiçek
Cvp: Çevremizdeki Güzellikler Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]