Sayın “Bahçıvan”,
27.5.2009 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, bir tarihte nişantaşı sosyetesinden Fifi’nin köpeği hastalanır. Veterinere götürür, çare bulamaz. Üzülür. Eve hizmete gelen kadın der ki “Hanımım hiç üzülme, benim tanıdığım bir hocaefendi var, çok güzel yazı yazıyor. Ona gidelim, köpeğine yazı yazsın.” Giderler. Hocaefendi, “Ben,” der “bir yazı yazacağım, bunu köpeğinin boynuna takacaksın. Onbeş gün sonra çıkarıp akarsuya bırakacaksın.” Kadın teşekkür eder, çıkarlar.
Köpek iyileşir. Sıra yazının akarsuya bırakılmasına gelmiştir. Kadın merakını yenemez. Tekrar tekrar katlanan ve naylona konulan yazıyı açar okur:
“Orospunun biri geldi evime
Yazı istedi itine
Yazdım verdim eline
İyileşirse de bilmem neyime
İyileşmezse de bilmem neyime”
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Böyle yazılar da yazılıyor Yazan "Bahçıvan"
Cvp: Böyle yazılar da yazılıyor Yazan Sabri Tandoğan