Değerli Büyüğüm,

Biliyorsunuz bizim buralarda kayısı ağaçları çok
fazla ve kayısı çiçekleri o kadar güzel kokuyorki size
anlatamam. Kayısı çiçeklerinin bana hissettirdiklerini paylaşmak
istiyorum izninizle:

Kupkuru dallardan çıkarız biz kayısı çiçekleri... Hep bir gerçeği
haykırırız yanımızdan geçip giden insanlara,ama çoğu insan bizi
işitmez geçip giderler öylece. Deriz ki : Bizlerde sizin
gibiyiz. Sizin nasıl bedeniniz varsa bizimde bedenimiz kayısı
ağacıdır. Sizin nasıl elleriniz varsa bizimde göğe uzanan dallarımız
var. Bizim ayaklarımız topraktadır,biz ondan besleniriz ama
ellerimiz daima göklere dönüktür. Dua gibi açarız kaldırırız
dallarımızı göğe doğru,yağmur dileriz, rahmet dileriz.
Çok uzun bir kış geçiririz, üzerimize tatlı yağmurlar yerine
zemheriler düşer,sonra bembeyaz bir kar örtüsünü kucaklarız ,güneşi
bile görmeyiz çok uzun bir süre, gökyüzü sırf griyle kaplıdır,ama
yinede isyan etmeyiz, çünkü biliriz ki her kışın bir baharı
vardır,çünkü biliriz ki rüzgarlar olmasa,onların aşılama özelliği
olmasa toprağımızın ihtiyacı olan yağmurlar yağmaz üzerimize o
nedenle fırtınalara sabrederiz, kar örtüsü ve beraberindeki
soğuklar, zemheriler olmasa nefes almamızı sağlayan havamız
temizlenmez dolayısıyla bizler daha açmadan gövdemiz ve dallarımız
mikropların hücumuyla çürüyüverir .
Ve anlarız ki rüzgarlar, fırtınalar, kalın kar örtüleri, içimizi
titreten soğuklar... hepsi bedenimizi yansıtan ayaklarımız olan
gövdemiz ve ruhumuzu yansıtan ellerimiz olan dallarımızın iyiliği
içindir çünkü onlar bizi beklerler bizim açmamız için sabrederler
tüm çilelere... Biz açmalıyızki etrafı, bahçeleri, sokakları, caddeleri
gelinlik kızlar gibi donatıp eşsiz kokumuzla insanların gözlerine,
gönüllerine bayram sevinci yaşatabilelim.
Ve insanlara, onlardan aslında hiç farklı olmadığımızı,onlar gibi
acı çekerek,sıkıntı görerek ama hiç itiraz etmeden,sadece sükut
içinde bekleyip , güzellikleri içimizde büyütüp günü geldiğinde
kendiliğinden ortaya çıktığını göstermek isteriz. Bizler bunun
birebir ve canlı bir örneğiyiz ama en başta söyledik ya bunu
göremeyen ya da görmek istemeyen o kadar çok insan var ki...

Sevgi ve saygı ile ellerinizden öpüyorum.