Sayın Ülker Özyürek,

12.10.2006 tarihli mailinizi aldım.

Efendim, bir avuç akıldan, izandan, idrakten nasibini almamış çılgın insan nihayet yapacaklarını yaptılar. Asırlarca insanlık kültürüne özgür düşüncede bayraktarlık yapan Fransa bir avuç manyak insanın ihanetine uğradı. Tarih ve gelecek Fransız kuşakları bu kararı alanları lanetle, tiksinerek, iğrenerek hatırlayacaklar. Bu aynı zamanda batı kültürüne de indirilen en büyük darbe. Peki bu durumda bize düşen görev nedir? Derhal büyükelçi geri çağrılmalı, Fransa ile olan bütün sosyal, siyasal, ekonomik ilşkiler sıfıra getirilmeli. Vatanını seven, bayrağını seven, şehidinin kanına saygı duyan herkes Fransa ile ilgili herşeye kesinlikle cephe almalı, ebedi boykot ilan etmelidir. Fransızlara ait mallar tiksinerek, iğrenerek geri çevrilmelidir. Fransa ile müşterek kurulan Carrefour gibi tesislere ebedi boykot ilan edilmelidir. İşadamlarımızdan Fransa ile ortak işbirliği yapanlar da hesaplarını tasfiye etmeli ve ortaklığa son vermelidir. Fransa’ya geziler iptal edilmeli, rezervasyon yapılmışsa başka ülkelere dönüştürülmelidir. Eğer bunu yapmazlarsa, eğer A’dan Z’ye bu ebedi boykota katılmayan olursa Allah onların belasını versin. Bu tarih boyunca Türk Milletine yapılan ihanetlerin en rezili, en çirkinidir. Eğer aramızda bunu kabul eden, benimseyenler çıkarsa onlar da gazetelerde ve televizyonlarda teşhir edilmeli, en büyük hainler olarak tanıtılmalıdır. Artık yeter, sustuk, sustuk, sineye çektik, hep üstümüze geldiler, hep üstümüze geldiler. Avrupa birliği altında bize senelerce hakaret ettiler, taviz üstüne taviz kopardılar, haysiyetimizle oynadılar, şerefimizle oynadılar, artık yeter.

Ya topyekun efendiliğimizi, bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü ilan edelim, ya topyekun şehit olmayı göze alarak bu namussuzlar güruhuna hakettikleri muammeleyi gösterelim. Artık yeter. Yemin ederim ki bu it güruhu bizi katiyen Avrupa birliğine almaz. Ama çeşitli ayak oyunlarıyla bizi varlığımızdan, özümüzden, bayrağımızdan, toprağımızdan uzaklaştırmak için ne mümkünse yapıyorlar. Artık yeter. Bıçak kemiğe dayandı. Böyle yaşamaktansa şerefli olarak, şehit olarak ölmek daha iyi. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. O kadar üzgün ve o kadar heyecanlıyım ki, onlar bize hayatımızı zehir ettiler. Allah onların en yakın zamanda belalarını versin. Fransız şarabıyla beyinleri sulanan manyaklar hepinizin yüzüne tükürüyor, sizi hayata en büyük ihaneti yapan insanlar olarak ilan ediyorum.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :