Merhaba Efendim,

Müsaadenizle size sokağımızdan biri kına gecesi rezaleti, diğeri de cenaze evi olmak üzere iki farklı kare sunmak istiyorum:Önce kına gecesi çılgınlığı.Karşı komşularından henüz cenaze çıkmasına rağmen kızını evlendiren komşu gümbür gümbür davul, zurna çaldırdı.Bu da yetmezmiş gibi  sokağı trafiğe kapadılar,havaya ateş açtılar,yolun ortasında kına yakıp oynadılar. Bunlar tam bir şehir magandası! Güya başlarını örtmüşler. Sallana sallana oynadılar.Başı açık olanlar da onlardan beterdi. Zıvanadan çıktılar. Bu kadar da vurdumduymazlık olmaz.

Gelelim cenaze evine... Ölen komşu yaşlı diye eşinin dışında kimsenin umurunda değildi. Dile kolay altmış yıllık eşini kaybetmişti. Acısına ortak olan, onu anlayan yoktu. Gelen yakınları da aktüel konuları konuşuyorlardı.Hizmet eden akrabaları spor kıyafeti defilesinde gibiydiler. Son derece rahat kıyafetler içinde idiler Eğilince göğüsleri ve bellerinin çukuru görünüyordu.

Efendim,bütün bu olanlardan utanç duydum.Sizin her zaman ifade buyurduğunuz gibi bizi dinimizden,dilimizden, geleneğimizden, kültürümüzden, mazimizden uzaklaştırıp kopara kopara bu hale getirdiler. Allah sonumuzu hayır eylesin.

Hürmetle nurlu, mübarek ellerinzden öperim.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :