Sayın Rıfat Bey,
4.9.2009 tarihli mailinizi aldım.
Efendim, fikrinize aynen katılıyorum. Bazı Kur’an okuyan kimseler tıpkı bir ses sanatçısı gibi musikiye önem veriyorlar. Buyurduğunuz gibi kelam ikinci planda kalıyor.
Müzik hakkındaki görüşlerim şöyledir: Müzik, güzel sedalarla insanda nezih, temiz, asil, ilahi duygular uyandırıyorsa ona taraftarım. Ama arabesk müzikte olduğu gibi “Ölürsem kabrime gelme, istemem”, “Mezarımı taştan oyun”, “Alem buysa kral benim”, “Tanrım, beni baştan yarat” gibi saçmalıklar, pislikler egemen oluyorsa ona şiddetle karşıyım. Bunlar insanları miskinliğe, tembelliğe götüren bir vasıtadır. Aklı başında bir insanın bu rezilliğe taraftar olacağını düşünemiyorum.
Bugün Mevlana gösterisi diye her türlü rezilliğin yapıldığı mekanlarda icra-yı faaliyette bulunmak rezillik, şerefsizlikten başka nedir? Bunları nasıl kabul edebiliriz? Kur’an-ı Kerim de, ezan-ı şerif de en güzel haliyle tabii olarak nağmesiz okunabilir. Böylesi daha etkilidir.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Musikî ve insan Yazan Rıfat
Cvp: Musikî ve insan Yazan Sabri Tandoğan