Sayın “Desem ki”,

15.10.2009 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, bu şekilde düşünmene çok memnun oldum. Önemli olan inceleyerek, araştırarak, sorarak iyiyi, güzeli ve doğruyu bulabilmek. Bunu yapabilenlere ne mutlu.

Bir de öyle bir zamanda yaşıyoruz ki insanların çoğu şöhret için, para için, isim yapmak için her şeyi göze alıyorlar. Ramazan ayında yapılan soytarılıkları nasıl unutabiliriz? O acıları nasıl silebiliriz? Murat Bardakçı isimli bir adam karşısına cüppeli Ahmet Hoca denilen bir  gariban adamı alıyor, onunla öyle konuşuyor ki gülmekten çatlayabilir. Ama bizler kan kustuk. O zavallı adam Murat Bardakçı’nın eğlencesi oldu ama farkında değildi. Bu çirkinliğe niye katlandı? Çünkü meşhur olmak istiyordu. Kanal Türk’de dünya ve ahiret cahili bir zavallı lokantacı kadın güya Ramazan programı yapıyordu.

Kıymetli yavrum, işte böyle. Daha neler, neler. Ya o Zekeriya Beyaz denilen şöhret meraklısı  adam. Aman yavrum, çok dikkatli olalım. Oyuna gelmeyelim. Kimbilir daha neler göreceğiz. Kimler bizim inancımıza katıla katıla gülmek için ne oyunlar sergileyecekler. Allah cümlemize uyanıklık versin.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :