Sayın “Gözyaşı”,
19.10.2009 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, sen kendi kendini arabesk bir hayat mahkum etmişsin. Sen, arabeskin kendisi olmuşsun. Sanki seni okurken kendimi Müslüm Abiyi dinleyip göğüslerine jilet atan serseriler gibi hissettim. Yavrum, ne bu atalet? Azcık kendine gel. Bu arabesk denilen Allah’ın belası müzik sanki senin şahsında toplanmış.
Bir gün otur bir nara at, “Heeeyt,” de. “Anasını satarım ben bu arabeskin.” de. Otur, inadına neşeli, hayat dolu, cıvıl cıvıl şarkılar söyle. Şiirler oku. Şunu unutma İngilizlerin bir sözü var: “Kendine yardım etmeyene Allah da yardım etmez.” derler. Bırak geçmiş hayatını. De ki : “İçine tükürürüm ulan bu hayatın. Şu andan itibaren yepyeni bir dünya başlıyor.” Ne kadar hüzün, keder, karanlık düşünce varsa ayağının altında çiğne. Aman yavrum, seni kurtaracak tek kuvvet yine sensin. Yunus Emre, “Her dem taze doğarız, bizden kim usanası.” diyor. Sen de içinde bulunduğun anda yepyeni bir hayata geç. Eline gazete denilen bir paçavrayı al, onu yırt, yırt, yırt, sonra da “Ey kederlerim,” de, “işte sizi böyle çöpe atıyorum. Haydi yavrum, Besmele de, yola çık.
Lisede bizim Faik Canselen isimli bir müzik hocamız vardı. Serapa aşk, heyecan, iman dolu bir insandı. Onun kendi yazdığı ve bestelediği İleri Marşı’nı sana yazıyorum. Bunu günde on kere oku ve yepyeni bir hayat geç. Renk dolu, ışık dolu, ümit dolu, aşk dolu, heyecan dolu bir hayata...
“Yürü, bu yol şeref, zafer yolu
Karşında bekliyor seni tanyeri
Yürü, atıl, devir karanlığı
Durma yürü, haydi ileri...”
Yeni maillerini bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Yeni rumuzun “Ateş Parçası” olsun Yazan "Gözyaşı"
Cvp: Yeni rumuzun “Ateş Parçası” olsun Yazan Sabri Tandoğan