Sevgili Sabri Bey amca, öncelikle mübarek ellerinden öpüyor. Allah yar ve yardımcınız olsun dileklerimi sunuyorum. Yazımın biraz uzun olacağını tahmin ederek önceden sizden özür diliyorum.

Bugün buradan sizinle kardeşim hakkında bir şeyler paylaşmak istiyorum. Kardeşim eşi ne isterse bir emirmiş gibi hemen yapıyor, izinsiz bir yere gidemiyor, onun istekleri doğrultusunda onun tarafından kumande edilerek yaşıyor. Kısacası tapıyor desem yanlış bir kelime kullanmış olmam diye düşünüyorum. Tüm bunların karşılığında ise hayatı resmen bir zehir, zehirlenmiş durumda. Sonsuz istekler , fazla konuşmalar, saygısızlık, psikolojik ilaçlar alıp öğlene kadar uyuyup çocukların sorumluluklarıyla, dersiyle, temizliğiyle, beslenmesiyle, ilgilenmeme, ev işlerinden yoksun geçen bir ortam. Ancak zaman zaman bu zehirden kurtulmak istese bile beceremiyor. Eşinin karşısındaki bu zayıflığına hiç kimse bir anlam veremiyor. Artık insanlar bir büyü var diye söylenmeye başladılar. İnanmak istemiyorum varsa ne yapmalıyız çünkü onun ailesinin zaman zaman böyle şeyle uğraştığı haberlerini de alıyoruz.

Kardeşimin çok saygın bir mesleği çok iyi bir geliri bunların yanısıra da maneviyatı oldukça yüksek namazında niyazında Allah korkusu olan bir çocuk ve bunun kendisinin bir sınavı olduğuna inandırıyor. Kardeşimi en zayıf yanı olan çocuklarla vurmaya çalışıyor. Ancak çocuklar da annenin baskın terbiyesiyle büyümüş yalan, dolan, riya, saygısızlık, büyüklere cevap vermek gibi. Kadının aklı fikri malda parada mülkte ne var ne yok üzerine yaptırıyor olmayanlar içinde kavga çıkarıyor, iş yerine gidip kardeşimi dışlayarak sen çocukları bak diyip dışarı yolluyor. Bir kaç sene önce de annesi dalavereyle babasının mallarını elinde alarak bir yakının üzerine çıkarttı.Kardeşim son kez ayrılmak isteyip bir kaç gün eve gitmeme gibi bir atılım yaptı hatta avukatla görüştü (avukat cevap bekliyor kardeşimin kararı hakkında). Bu kararı  hepimizi hayrete düşürdü ancak çok sürmedi yine döndü. Ben çocuklarla baş edemiyorum diyerek kardeşimi suçlamayarak vicdan yapmış. On dört yaşındaki kızı evde çekinmeden sigara içiyor, kendisinden 5,6 yaş büyük erkek arkadışla çıkıyor, telefonunda açık filimler kayıtlı bunları dışarıdan duydukça aile olarak çok üzülüyor kardeşimize söyleyemiyoruz. Zaten daha önce  de babası tarafınan bir kaç kez sigara içme diye uyarıldıktan sonra bir tokat yiyince babayla küsüp ona hoş geldin bile demeyip odasında çıkmamaya vardıran davranışlar sergiliyormuş.Bizler dört kardeş babasız ancak edep terbiye ile büyütüldük her şeyimizi tahsilimiz evliliğimiz kendimiz yaptık. Bunun için başta baba sorumlu tutulmamalı kendi sorumsuzluğunu babaya yüklemeye çalışıyor. Kardeşim işi gereği haftanın bir kaç günü sadece şehir dışında işinin başında oluyor. Tüm yaz dönemi hep bir aradalar otuz bayram dır onun ailesiyle birlikte ve kurbanlar orada kesiliyor benim annem ise sadece gelen bir telefonla olsun çocuğum sağ olsun bana yeter deyip suskun kalmayı tercih ediyor. Annem 6 senedir evine gitmiyor gidip parktan uzaktan çocukları görmeye çalışıyor yanına çağırdığında anne korkusuyla babaannenin yanına gelmeyip eve çıkıyorlar. Küçük oğlan babaya benim babaannem varmı ki demiş bir ay önce. Ben altı yaşındaki yeğenimi ancak bir ay önce gördüm bir kaç dakikalığına çünkü evde kıyamet kopuyormuş götürmeyeceksin diye..Kardeşimizi belki senede bir vesile ile 2-3 kez görüyoruz. Zaten diğer kardeşimizin de evlendiği ay sigortasını kestirip iki kardeşi küstürmüştü. Çok yazacak şey var başınızı ağrıtmak istemiyorum defalarca özür diliyorum. Ama artık ailece dolup taştık. Bu kadın on beş senelik öğretmenlik hayatının sadece 5-6 senesinde yaptı görevini. Sürekli rapor izinle geçirdi . Tabii kendisinin eğitilmeye ihtiyacı var o kadar çocukların vebalini nasıl ödeyecek aldığı raporlarla.. Çocuk doğurmasındaki neden kocayı eve bağlamak ve rapor kullanmak başkaca amacı yok.Siz mübarek insanın bir yorumunuzu almak ve de Allah rızası için lütfen ona dua edermisiniz diyeceğim. Çünkü kardeşim bundan asla tek başına halledemeyip işin içinde çıkamayacak. Bunuda ondan habersiz yazıyorum. Allaha emanet olunuz. Allah sizi başımızdan eksik etmesin Güler kızınız.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :