Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın ”Desem ki….” den aldığımız sunum
Gönderen : ”Desem ki….”
Tarih : 11/11/2009 9:19:25 AM


 


Mübarek Kur'an ın sahibi " Yüce Allah'ın şanı ne yücedir"..Sonsuz hamdler ve şükürler duasıyla...


  Muhterem hocam,


 Kur'an talebeliğimin ikinci ayında nasip olursa bu cuma günü cüzden çıkıp ana Kur'an- Kerim'e başlangıç yapacağız. Hayatımın en anlamlı talebeliğini yaşiyorum. Sizinle en son farkındalıklarımı paylaşmak istedim. Çünkü aslında benim ilk manevi hocam sizsiniz. Bu hem başlangıç anlamında "ilk" hem de hep ilk sırada olacaksınız anlamında bir "ilk". Yani başöğretmenim sizsiniz. Bu sefer hemen başta size hürmetlerimi, saygımı ve sevgimi sunuyorum efendim.


 Muhterem hocam,


 Epeydir harfleri çalışıyorduk. Her harf ilahi bir şifre gibi. Meğerse harf deyip geçmemek lâzımmış. Harf sadece bir sesle çıkan birşey değilmiş bir " nefes " miş. Günlerdir sesleri doğru çıkarmak için uğraşıyoruz. Nefes ile harf bütünlüğünü daha doğrusu ahengini yakalamaya çalışıyoruz. Yüce Allah bize lütfettiği dinini meğerse en güzel lisanla indirmiş. Latin harfleri bu şiirselliği bu ahengi bu estetiği veremez. Harflerin yazılışı şiir gibi geliyor bana. Hattatlık zannatının, tezhip sanatının çıkması nedensiz değil. Bir harf insanı alıp nerelere götürüyor bilmiyorum benim için böyle.


 En büyük en mükemmel estetiğin, zevkin tek ve eşşiz sahibi yüce Allah söz söyleme sanatının ilk basamağını nefesi iyi kullanmakla veriyor. Yani harf = nefes oldu bende. Bunu bugünkü sonlandırdığımız lamelif üzerinden açıklamak isterim. Konuşma sanatıyla bir harfin ilişkisinin üzerinden işte anladıklarım.


  Konuşmak sadece cümleler kurmak değilmiş. Bu lamelif üzerinden nasıl oluyor peki? La harfi arkasından gelen harfin harekesine göre yani işaretine göre okunuyor. Ona göre lâ veya le oluyor. Yani bir sonraki harf yol gösterici. Dikkatle konuşuyor veya okuyorsun. Yoksa manâ bozuluyor ahenk kaçıyor. İşte Kur'an uslüp öğretiyor. Satrançta öyle değil mi hep bir sonraki hamleyi düşünerek oynamak. Hayat ta öyle değil mi hep bir sonra ki adımının seni nereye götürebileceğini düşünerek yaşamak. Konuşmak öyle değil mi? Sözü kime ve nasıl söyleceğini düşünmek ikinci cümleyi birinciye göre hazırlamak önemli değil mi ? Adamına göre konuşmak yani anlayacağı dilden sözleri seçerek konuşmak lâzım değil mi? Arkasından ne geleceği önemli değil mi? Ayrıca harfin şiddeti diye birşey de varmış. Nefesin su sesi sesi akıtıldığı harfler veya tutulduğu yerler de varmış. Daha da çok incelikleri varmış.


 Lâfın özü şunu anladığımı paylaşmak istiyorum.


 Ezeli ve ebedi Yüce Allah'ın mübarek Kur'an'nının kelâmı diller üstü. İnsana edep öğretiyor, sanat öğretiyor. Bir noktalama işaretinin bile derin anlamları var. "Sen mükemmel bir ahlâk üzeresin" müjdesini veriyor insanlığa. Bir ufacık görünen noktanın sonsuzluğunu görünce insanın başını secdeden kaldırası gelmiyor. Rabbim sana lâyık eyle. Rabbim sana kul, Habibine ümmet olabilmeyi nasip eyle. Rabbim... Rabbim... Rabbim ...dinimizi istediğin gibi öğreneyi, önerdiğin gibi yaşamayı, gerçek vatana verdiğin nimetlerin kadrini kıymetini bilerek dönenlerden olabilmeyi nasip eyle. AMİN.


Hayır dualarımla efendim....


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]