Sayın Ali Bey,
10.12.2009 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, bu iş bağırıp çağırmakla, tehditle olmaz. Çocuklar evlerinde hiçbir eğitim görmüyorlar. Bir kaç kişi dışında anneler, babalar çocuklarına kötü örenk oluyorlar. Bir taraftan televizyonlar, bir taraftan internetler onları yoldan çıkarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Okullar ise bir felaket. Mütemadiyen Milli Eğitimden okul müdürlerine, müdür muavinlerine komutlar geliyor. Yani nerdeyse bu rezil milli eğitim diyecek ki telebelerinizn önünde secde edin. Yeryüzünde okullarının bu kadar kötü olduğu ikinci bir ülke yok. Yamyamlar bile çocuklarını bizden iyi eğitiyorlar. Aileler de nerdeyse çocuklarının önünde secde edecekler. Her şey bu kadar çığırından çıktı. Senin yapacağın tek şey var: talebelerinle dostça, arkadaşça konuş. Bu gidişin kendileri için de bir felaket olduğunu onlara anlat. Ama bunu çatık kaşla değil dostça, arkadaşça yap. Onlara de ki “Gelin elbirliğiyle bu kötü, bu korkunç gidişi durduralım. Bu gidişle artık Türkiye’de bir Dündar Kılıç bile yetişmez. Çünkü onun bile kendine göre bir efendiliği, bir duruşu, bir saygınlığı vardı.
İşte böyle yavrum. Allah yardımcın olsun.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Korkunç gidiş Yazan Ali
Cvp: Korkunç gidiş Yazan Sabri Tandoğan