Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Hayat, inceliklerle güzel
Gönderen : Ayla Belen
Tarih : 12/27/2009 11:55:10 PM


 



Efendim,


İlknur kardeşimin ayağının alçısının çıkmasına sevindim. Zor günler geçirdi kendileri. Belirttikleri gibi ,dışarı çıkamamak, evde hastalıklarla mücadele etmek, insanı olgunlaştırıyor. Sağlığının değerini biliyor ve zor durumda olan kardeşlerimizin neler çektiklerini daha iyi anlayabiliyor. Ben de, çok şükür daha iyiyim.İlknur hanımın ayağı ödemli olduğu için mi, sadece evde bazı uygulamalar önermişler.Başka bir hekimin de şimdiden fizik tedavi konusunda görüşlerini almalarını öneririm. Tekrar geçmişler olsun. Suna Acıöz hanımefendinin , Almanyada Türkler ve yabancıların davranışlarını anlatan yazısı benim de son günlerde Bartın'dan İsviçre'ye gönderiLen teneke minareyi getirdi aklıma. Adamlar haklıydı. Estetikten uzak minare dikmekle mi bizler İslamiyeti öğretecektik? Bazı Avrupa ülkelerinde, bilhassa Belçika'da dışarıdan perde görünüyor diye kent belediyesinin onayı alınıyormuş. Bir zamanlar Avrupa'ya medeniyet götüren atalarımızın kemikleri sızlıyordur.


Çok kıymetli büyüğüm, evde istirahat ederken çok sayıda kitap okumaya çalıştım. Hepsinden değişik tatlar aldım. Ama, dün akşam, Siz'in ''Yeni Bir Yıla Girerken'' yazınızla başlayıp, ''Gönül Sohbetleri'' kitaplarınız arasında, inanılmaz bir huzura kavuştum. ''İlim bir nokta idi, cahiller onu teksir etti.'' sözü Hz.Ali'nin, okuduğum kitapları tarif ediyordu. Geçtiğimiz günlerde, ''Ben de yalnızım''deyişiniz, beni düşündürdü. Siz,en çok Rana anneyi özlüyorsunuz. Can Dündar'ın yazdığı ''Yüzyılın Aşkları'' kitabını okumuştum. Orada yazılanlar aşk mıydı? Bir kitap yazılmalı; ''Sabri-Rana Tandoğan'' aşkı diye efendim. Biliyor musunuz, ben Rana anneyi ,Mona Lisa'nın yüzündeki duru güzelliğe benzetiyorum. Belki kendileri ondan da güzeldi, mana ve madde olarak. Efendim,çok uzun oldu ama, bir de Ahmet Hakan'ın, Hürriyet Gazetesi'nde ''Eğitim camiasına açık mektup'' diye bir yazısı vardı beni çok üzen. '9-10 yaşlarındaki ilkokul çocuklarına, anlamını bilmedikleri kelimeleri, gırtlaklarını patlatırcasına söyletmekten vazgeçelim.'' diye yazdığı, İstiklal Marşı yarışmaları. ''Ne oluyor bu yarışmalarda, en çok gözyaşı döken, en çok bağıran birinci seçiliyor.'' sözleri. O yaşta bir çocuğun İstiklal marşının ruhunu kavrayamayacağı savı hakim, Ahmet Hakan'da. Çocuklarımıza biz o ruhu ne zaman hangi yaşta vereceğiz? Çok kıymetli büyüğüm, bu puslu Ankara gününde güzellikler sunmak isterdim, olmadı. Ama, Siz ve gönül dostları, bütün güzellikleriyle her an kalbimdesiniz.


En derin saygılarımla, ellerinizden öpüyorum efendim.


 


Ayla Belen.


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Hayat, inceliklerle güzel Yazan Ayla Belen
Cvp: Hayat, inceliklerle güzel Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]