Sayın Şahver Meral,

8.1.2010 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum,  manevi gıdamız olan kitapları seçerken son derece dikkatli olmalıyız. Paramıza yazık değil mi, zamanımıza yazık değil mi? En önemlisi bazı kitapların bizde oluşturacağı zihin karışıklığının bizi nereye götüreceğinin farkında mıyız?

Değerli yavrum, daha kitabın ismi beni ürpertti. Ne demek Beyaz Müslümanlar? Bu kitabı alırken acaba hiç ismine dikkat etmedin mi? Tabi, reklamlar bizi nerelere götürüyor, farkında mıyız? Bir süre önce ortaya atılan ılımlı müslümanlar yetmiyormuş gibi şimdi de başımıza beyaz müslümanlar çıktı. Bunların kimler tarafından hazırlanan tuzaklar olduğunu hiç düşündün mü?...

Değerli yavrum, kitaptan yaptığın alıntıda diyorsun ki bazı kimseler bu arada İbni Haldun tasavvufa karşı idi. Yahu İbni Haldun bir sosyolog, bir bilim adamı. Tasavvuftan ne anlar? Bir söz vardır: “Taşıma su ile değirmen dönmez.” diye. Sağdan soldan işitilen üç beş sözle tasavvuf hakkında fikir ileri sürmek gafletlerin, delaletlerin, ihanetlerin en büyüğüdür. Bunun kerat cetvelini bilmeyen bir çocuğun yüksek matematik hakkında fikir ileri sürmesinden ne farkı vardır? Peki bunu okudun da kazancın ne oldu? Bir zihin karışıklığından başka en ufak bir kazancın varsa...

Tasavvuf bir aşk ilmidir. Ancak o aşkı yaşayanlar, o güzelliği tadanlar tasavvuf hakkında söz söylesinler. Mesela ben hiç havyar yemedim. Tadı nasıl bilmiyorum. Şimdi nasıl havyar hakkında konuşabilirim? Bu küstahlık, terbiyesizlik, saygısızlık, edepsizlik değil midir? İşte böyle yavrum. Lütfen kitap alırken, okurken çok seçici, çok dikkatli olalaım. Reklamlara kanmayalım.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :