Muhterem hocam
Öncelikle selamlarımı ve hürmetlerimi sunarım.
22 Ocak tarihli bir yazınızda müslümanlar için Cuma gününün önemini çok güzel belirtmişsiniz.Gerçekten Cuma günü müslümanlar için çok önemli ve ruhen tek vucut olma günüdür.Fakat ben yıllardır Cuma namazına gidiyorum, farklı camilerde kılmama rağmen böyle bir manevi iklim göremiyorum.
Öncelikle Diyanet hocalarımız kusura bakmasınlar ama cemaati uyutmak için ne gerekiyorsa yapıyorlar, bazı camilerde hoca bile olmuyor, merkezi sistemden hoparlörden vaaz veriliyor. Hutbelerde de müslümanların bu kadar önemli sorunu varken ellerine tutuşturulmuş kağıtlardan, içkinin, sigaranın zararlarından tutun, ağaç dikmenin güzelliklerine kadar ne kadar önemsiz konu varsa onları okuyorlar, bütün camilerde aynı hutbe okunuyor.
Ankara'nın büyük bir camisinde bizzat şahit olduğum bir olayı anlatayım. Biliyorsunuz hutbelerin sonunda Nahl suresi 90.ayetin Arapçası ve meali verilir: "Şüphesiz Allah iyiliği, adaleti,akrabaya yardımı emreder, azgınlığı ve kötü işleri yasaklar, tutasınız diye size öğüt verir." Hutbe sonrasında hoca meali verirken "Allah iyiliği ve kötülüğü emreder" dedi, daha sonra toparlayamadı. "Tutasınız diye size öğüt veriyor" diye tamamladı. Bu adam ne diyor dedim, çevreme baktım, kimse bir tepki vermedi. Belli ki insanları uyutmayı iyi beceriyorlar.Şimdi biz bu hocanın arkasında namaz kıldık. (İsterseniz bu paragrafı çıkartabilirsiniz, sadece durumu anlamanız için yazdım.)
Değerli hocam, Ankara'da sizin ifade ettiğiniz gibi Cuma namazı kılınan bir cami varsa lütfen belirtin de bu garip de bu iklimden faydalansın. Eğer bu yazımı sakıncalı bulduysanız, sadece cevap yazsanız da olur.
Sizi rahatsız ettiysem özür diler, ellerinizden öperim.
Bir öğrenci
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Din; bir aşktır Yazan "Bir öğrenci"
Cvp: Din; bir aşktır Yazan Sabri Tandoğan