Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın Suna Acıöz Hanım'dan aldığımız sunum
Gönderen : Suna Acıöz
Tarih : 2/10/2010 10:28:56 PM


 


Serin, gökyüzünün gri bulutlarla kapali oldugu bir pazar günü Ankara´da yollara düstük. Demiryollari misafirhanesinden sabahin erken bir saatinde ayrildik. Istikamet Nene Hatun Caddesi üzerinde bulunan Göksu Restoran. Tarih 07.02.2010


Restorana elimizdeki esyalarla agir agir kah otobüsle kah yürüyerek variyoruz.Tüm yolculuk boyunca bana her türlü dostlugu ile eslik eden melegin adi Dr. Nermin Yilmaz. Seyahatimizin her türlü ayrintilarini düsünüp, her zaman ne kadar ince fikirli, firasetli bir insan oldugunu bir kez daha gördüm. Insallah kendisini örnek almak nasip olur.


Dünyalar güzeli, sevgi dolu Babamizi beklerken dakikalari saydik, gözümüz kapidan ve saatten ayrilmadi. Babacigimi sevinc icinde karsiladik. Kendisine ayrilmis olan masaya yöneldik, sandalyesine oturdu. Bizler de yerlerimizi aldik. Zaman su gibi akti babamin yaninda. Bir süre sonra Babacigim eski bir arkadasi ile karsilasti. Liseyi birlikte okuduklari Ziraat mühendisi Hasan Bey… Hasan Beye rica ettik, bir aninizi anlatirmisiniz diye, sagolsunlar yemekten sonra geldi ve cok güzel bir anilarini bizlerle paylasti.


Sabri Babacigim ve okul arkadasi Hasan bey lise 1 de okurken Müzik derslerine Faik Canselen giriyormus. Hasan Bey müzik dersinden hep zayif not aliyormus, yani karnesine 4 geliyormus. Babacigim bir gün Hasan Beye demis ki : “ Hasan haydi operaya gidiyoruz” Hasan Bey sasirmis . O güne kadar hic operaya gitmemis. Birlikte gitmisler, ve sonra operadan ve ne kadar güzel müzik aletleri oldugundan hocasina bahsetmis. Faik Hoca bundan çok memnun olmuş. Bir süre sonra Sabri Babam yine Hasan Beyin basina dikilmis : “ Hasan; haydi yine operaya gidelim “ demis. Ve yine operaya gitmisler. Babam tembih etmis. „ Hasan, Müzik ögretmenimiz Faik Canselene operadan yine bahset“ . Hasan Bey gitmis, hocasina operadan ve müzikten bahsede bahsede hocanin gönlünü fethetmis. Meger Faik Canselenin en büyük hayali Bir Türk Operasi yazmakmis. Bunu farkeden dikkatli babacigim ise arkadasinin notunun düzelmesi icin bu güzel fikri gerceklestirmis. Ve Hasan Beyin tüm müzik notlari mezun olana kadar 4 den 10'a yükselmiş, opera ziyaretleri sayesinde…


Herkese hizmet etmeyi taa genc yasinda kafasina koyan Babacigim bu güzel rastlanti sayesinde yine bizlere cok güzel örnek bir davranis sergiledi. Belki bizler de evde, isyerinde, okulda …  karsiliksiz hizmet anlayisini idrak edip uygulayabiliriz. Allah idrakimizi artirsin.


Sohbetlerden notlar:


--- “Mühim olan insanlara, bitkilere, hayvanlara hizmet etmek”


--- “ Bir baktin , bir cicek susuzluktan feryat ediyor. Dersin ki “ yarin sularim , birazdan sularim, yada hemen bir tas su alir dökersin. Belki sirat köprüsünden seni o gecirir. “


---Münir Bey operatör. Gece yatmis uyuyor, bir hasta da hastanede  cirpiniyor. Görevli hastabakıcı  hasta ile ilgilenmiyor. Bu durumu hissedermis Münir Bey. Karda, kista dogru hastaneye kosarmis. Örnegin hasta idrarini yapamiyor, ya da baska sikintisi var. Hemen gereken yardimi yaparmis.  Hastanenin kurallarına riayet etmiyor diye bashekim kendisini Saglik Bakanligina sikayet etmis. O da çok üzülmüş, hemen istifasini verip Almanya ya gitmiş, 15 yil Almanya´da calismış.


--- Iki seyin münakasasi yapilmaz “Din bir, ask iki”


Soru: Hikmet nedir? Kime verilir?


Cevap : Hikmet, Allahin saf, temiz kullarina verilen özelliktir. Hikmet verildigi zaman o insanin dilinden bütün güzellikler akmaya baslar. Hikmet verilen insanlar Allahin yolundan giden, ruhen temizlenmis, güzellesmis insanlardir. O insanlar hayatin bütün güzelliklerini bir özsu gibi sinelerinden akitirlar. Allah bizleri de o güzel kullarindan eyleye.. Onlar belki bir manevi olgunluga eristikleri  icin güzel görürler, güzel düsünür, güzel söylerler. Onlar ari , duru, temiz insanlar. Onlar kendi ic dünyalarini ayna haline getirmiş insan. O aynadan bütün güzellikler birer birer görünür.


Soru: Herhangi bir olay karsisinda gördügümüz ayip kendimizdeki ayibin aksi midir?


Cevap: Temizlenmis, parlatilmis bir ayna ne gördüyse onu gösterir. Peygamber Efendimiz bir gün yolda giderken müsrik bir adam “ ya Muhammed ne kadar cirkinsin” demis. ( onlar kendilerini gördüler).  Bir mümin de „ Ya Muhammed ne kadar güzelsin“ demiş. Yaninda buluna Hz. Ebubekir sormuş: „ "Ya Resullullah, adamin biri böyle digeri böyle dedi. Sen her ikisine de gülümsedin. Neden?” Peygamberimiz yanitladi “ onlarin her ikisi de bende kendilerini gördüler”


Soru: Dünya ve ahiret hayatimizdaki cennet anahtari insan-ı kamillerin elinde mi?


Cevap: Gerek bu dünyadaki basarimiz, güzel yasantimiz , gerek diger yasantimizdaki güzellikler Resulullah Efendimizin ellerindedir. O´nu takip edersek güzelliklere variriz. Avrupada güzel yollar, arabalar, nice güzellikler var, ama Avrupada gözlerinden huzur akan insan yok. Bizde de yok. Allah´in ve Resulullahin yolundan giden kac kisi var ? Bunlarin icinde Resulullah Efendimize askla bagli kac kisi var ? Hacilar , hocalar hepsi dahil.. Mesela Diyanet islerinde , ilahiyat fakültesinde gercekten Allahin yolunda giden kac kisi var ? Yazik oluyor insanlara. 20.yy'ın en büyük romancisi Tolstoy bir hadisi serif okuyor müslüman oluyor.


Bir inanc dudakta kaldığı sürece olmaz. Bir insanin kalbine verilen iman yürekten yürege aktarılır. Yalniz basina  bir insan HAKIKATI bulamaz. Eskiden padisahlar velilerden fikir alirlarmis. Mesela Aksemsettin Hazretleri olmasaydi , Fatih Istanbulu alabilir miydi? Alamazdi. Kesinlikle alamazdi. Bugünkü devlet adamlarinin akil danistigi bir büyük olsa bu kadar hata yapilir mi?


*** 


Sevgi dolu, hizmet dolu Babacigimin huyu ile huylanmak insallah cümlemize nasip olur. Allah saglikli, huzurlu, uzun ömürler versin, basimizdan eksik etmesin.


Hürmetle ellerinizden öperim.


Kiziniz Suna Aciöz


 


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]