Sayın “Ateş Parçası”,
30.3.2010 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum,
1-) Önce şunu söyleyeyim, bir genç kız onbeş dakika bekletilmez. Bu çok ayıp, çok kötü, saygısızca bir davranış. Ayıp etmişsin.
2-) Kızın senin gözünün önünde bir başka erkekle buluşmak için görüşmesi bence affedilir bir hata değil. Yıllarca önce Ajda Pekkan’ın meşhur bir şarkısı vardı. Hatırımda kaldığı kadarıyla: “Ahmet, Mehmet, Süreyya, Boşvermişim dünyaya” diyordu. Kıymetli yavrum, bizler Nişantaşı sosyetesine mensup değiliz. Bizler gariban Anadolu çocuklarıyız. Bu sosyete numaraları bize sökmez. Ben senin yerinde olsam, ölürüm yine o kızla bir daha görüşmem. Sevgili yavrum bu tip kızlar için evlilik bir gaye değildir. Asıl gaye daha önce yakalandıkları kompleksler nedeniyle evlenmek, sonra da yular takıp bir eşek gibi o zavallı erkeği sürüklemek, onu bir maskara haline getirmektir. Bu tür kızlar usta bir sahne sanatçısı gibidir. İstedikleri anda istedikleri oyunu oynayabilirler.
3-) O bahsettiğin hastalık hiç de gözünde büyüttüğün gibi önemli değil. Birçok hanım zaten kilo vermek için yemeğin yanında ekmek yemiyor. Pekala ekmeksiz de yemek yenebilir. Hatta insan yemeğin lezzetini o zaman daha çok hisseder. Bu hastalığa önem verenler hayatın güzelliklerinden habersiz, sevgiden uzak yaşayan birtakım zavallı insanlardır.
4-) Değerli yavrum, böyle bir kimseyle evlenmek (tekrar ediyorum, o hastalık hiç önemli değil) bence aklı zorlamak olur. Ya bu sosyetik durumlar evlendikten sonra da devam ederse... Ya iş arkadaşlarıyla çalıştıkları işyerinde değil de alışveriş merkezinde görüşürlerse...
Kıymetli yavrum, ben sevdiğim zaman delice, çılgınca, ölesiye severim. Ama karşımdaki insandan da böyle bir sevgi beklerim. Tek taraflı sevgiler bir ruh hastalığından başka bir şey değildir. Keza ben sosyetik sevgilere de inanmıyorum. Onlar boynuz takmayı uygarlık olarak gören adi, aşağılık insanlardır. Onlarınki sevgi değil sadece rezilce bir şehvet duygusudur. Sevgi, o kadar ulvi, o kadar yüce, öyle muhteşem bir duygu ki insan sevdiğine baktığı zaman titreyebilir, ürperebilir, kendinden geçebilir. Bir mana iklimine yükselebilir. Ve öyle de olmalıdır. Her temiz, nezih, güzel aşk insanı Allah’a götürür. Böyle boynuzlu sosyetik sevgilerin insanı nereye götüreceğini bir avukatlar, bir de ceza hakimleri bilir. İşte böyle yavrum. Ne olur daha ilk buluşmanda sana boynuz taktıran bu kız hakkında lüzumsuz fanteziler kurma. Üstelik sen bir iyilik meleği de değilsin...
Lütfen hayat oyununu kuralına göre oynayalım. Tekrar ediyorum, biz sosyete mensubu değiliz. Bizler mübarek Anadolu’nun tertemiz çocuklarıyız...
Sevgili yavrum, diyeceklerim bu kadar. Artık karar senin.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Önemsiz sandığımız ayrıntılar çok büyük işaretler olabilir Yazan "Ateş Parçası"
Cvp: Önemsiz sandığımız ayrıntılar çok büyük işaretler olabilir Yazan Sabri Tandoğan