Çok sevdiğim Büyüğüm,
Müsaadenizle.
Efendim, belki daha önce yazmışımdır, sitemize gelen yazıları Allah’ın izniyle her gün takip ederim, genellikle doymam, bu yüzden biraz da geçmişteki yazılardan okurum. Yine bu sebeple geçmişi taradığım bir anda, bir yazı, gözlerimi dolduracak kadar şaşırttı beni. Allah razı olsun yazının sahibinden.
Mübarek bir hanım, hangi konferansınıza geldiysem kendilerini oruçlu gördüm. İçimden “Ramazan dışında da oruç tutmak ne güzel” demekle kalmıştım.
Tevafuk, normalde sitedeki geçmiş yazıları da belli bir metoda göre okurum, dün rastgele (rastgetirile) açtığım yazı 13.12.2006 tarihini taşıyordu. Okudum, okudukça şaşkınlığımla beraber saygı ve hayranlığım da arttı yazı sahibine. Aman Allah’ım, bu nasıl bir adaktır, bu nasıl bir sadakattir? Sonra yazı sahibinin diğer gönderilmiş bütün yazılarını okudum. Ya Rabbi, bu nasıl bir bağlılıktır? Ben de kendimi bağlı zannediyordum. Ne diyeyim, Allah beni muvaffak etsin.
İşin ilginç tarafı, “Hanımefendi, acaba neden oruç tutarsınız?” diye sorduğum bir soru yoktu ortada. Bu yazıyı okumam Allah’ın dilemesiyle gerçekleşti, şüphesiz. Sanki büyük Olan, yüce Olan Rabbim bana bir mesaj gönderiyordu: “Kulum! Kimlerin arasında olduğunu bil!”
Çok kıymetli hanımefendi, ben sizin elinizi öptüm ama gaflet içinde öpmüşüm, Allah bana o eli öpmeyi nasip etti, öpmeye layık da etsin! Âmin.
Çok sevdiğim Büyüğüm, ne olur, Allah rızası için dua edin, bu gafletlerimizden kurtulalım. Bu gafletler ki, Allah lütfedip kokusunu aldırır, ancak öyle kendimize geliriz. Ya leş gibi kokmasına rağmen o kokuyu almaktan gafil olursak, halimiz nice olur? Biz gariplerin alamadığı bir çok kokuyu alırsınız Siz, ve bunun Sizi ne kadar rahatsız ettiğini de az çok kestirebiliyorum. Umarız ki Önce Allah, sonra Peygamber, sonra da Siz tarafından affediliriz. Yine umarız ki bunlardan uzak olmak gibi güzel bir rızıkla rızıklanalım.
Hürmetle Ellerinizden öperim.