Sevgili Üstâdım Sabri Bey ve Sevgideğer Dostlar,

Sağlık ve âfiyet, şenlik ve esenlik dualarıyla merhaba! :)

İzninizle, "Bahçıvan" kardeşimin son mesajından ilham alarak bir şeyler söylemek istiyorum..

Maalesef, 2010 yılında-21. asırda Resulullah Efendimizi anlamaktan hâlâ çok uzağız...

Efendimizi, bir türlü 2010 şartlarıyla algılayamıyoruz.. Yani, O bizim yaşadığımız bu dünyada yaşasaydı nasıl bir "Muhammed Mustafa" (Aleyhi's-Salâtü ve's-Selam) görürdük sualine cevap vermekten uzak yaşıyoruz..

Oysa, bu tereddütlere mahkûm değiliz.. 

Dahası, O'nu yanlış yorumlayarak kimbilir ne kadar rencide ediyoruz?! 

Birçok meselede, sayısız defalar Resulullah'ı yanlış değerlendiriyoruz..

Kendi adıma, yanlış değerlendirmelerim sebebiyle Cenâbı Allah'tan af, Resulü Ekrem Efendimizden özür diliyorum..  

Maalesef, İslam dünyası olarak  -dünyanın geri kalan kısmı gibi- âlemlere rahmet olarak gönderilen o eşsiz insandan gâfiliz!! Çünkü O'nu, Kurân ile idrâk etmeye hiiiç çalışmamışız!!

İslam dünyası bunu bir türlü başaramadı!!!

Biz O'nu layıkıyla hayâl edemediğimiz, tasavvur edemediğimiz için de, maalesef meydan bazı melûn karikatüristlere kaldı...

Biz O'nu anlayamadık ki anlatabilelim?!!!!

Bu nasıl bir âlemlere Rahmet olarak gönderiliş sırrıdır ki bizleri 1400 yıldır -her şeye rağmen- kucaklamaya devam ediyor ve bizlerden ümidini kesmiyor!!

Sözü burada bağlamak icap ederse, "fakirlikle imtihan edilenlerin cennete daha yakın olabileceklerini" Kurân'a ve Resullullah Efendimize bakarak düşünmek imkânımız olmadığı kanaatindeyim..

Bu konunun dînî-ilmî izahının mufassal olacağı düşüncesiyle ve sözü bağlamak maksadıyla çok güzel bir makaleyi dikkatlerinize sunmak istiyorum...

Yazar, bazı islâm âlimlerinin "mevzû=uydurma" kabul ettiği bir hadisi ele almış ve tahmin ediyorum hepimizin üzerinde ittifak edeceği bir tahlil yapmış..

Arz ediyorum..

 http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=708626 *

En kalbî selam ve saygılarımla,

Kardan Adam

* Zaman Gazetesi, İskender Pala, 01.07.2008