Sevgili Üstâdım Sabri Bey ve Sevgideğer Dostlar,
Sağlık, âfiyet, şifa, deva, derman niyazları içinde merhaba!
Basına yansıdığı günden itibaren CERN deneyi hakkında takipteyim.. Neler söylendiğine ve nasıl söylediğine kulak kabartmaktayım.. Deney sebebiyle gündeme gelen atom altı parçacıkların fiziği, bir yerden sonra dini kavramlarla ilişkilendirilebildiği için mesele çok dikkat çekici bir hal aldı!! Belki 20 yıl daha sürecek bu çalışmalar üzerindeki sayısız spekülasyon meseleyi medyanının da ilgi alanına çekti.. Çok şükür ki, medyanın ilgisi bir takım asparagaslar veya kuantum fiziği-din kesişmelerine dayanıyor.. MaazALLAH, volkan patlamalarıyla oluşan kül bulutları gibi beter bir şey de olabilirdi.. Dolayısıyla, artık ülkemizde televizyon kanallarında, ilahiyatçılarla fizikçilerimizin bu deneyi müzakere ettikleri oturumları görmemiz mümkün oluyor.. Denk düştü, bu açık oturumların ikisinden haberdar oldum.. Oturumlardan ilkinde fizik profesörü ilâhiyat profesörüyle nedense münakaşaya girmiş ve canlı yayında programı terketmiş.. Diğer açık oturumu ise yaklaşık 15 dakika seyretme imkânım oldu.. Fizikçi olduğunu anladığım kişinin ilâhiyat hocasının yanında sanki müstağni bir pozu ve müstehzi bir edası vardı.. Ne bu müstehzî edayı ne de toplantının terk edilmesini anlayamadım!! Bizim memleketimizin "bilim adamlarının" din algısına akıl erdirmek mümkün değil!! Hadi dine yabancılar; topluma da bu kadar "yabancı" olmaları anlaşılmaz!! "Din!" denilince; kendileri "pozitif" (!) bilimlerle uğraştıkları için ne kadar "negatiflik" varsa dîne yüklüyorlar galiba!! Bu nasıl bir cehalettir, Ya Rabbi!! Bunlar galiba, vaktiyle birileri "Din afyondur.." dediği için, bu herzeye "bilimsel"(!) olarak iman etmişler?! "Din afyonu"ndan kendilerini korumak isterken, gerçeklerden o kadar kopmuşlar ki, bu defa "bilim" ile -nasıl bilim ise- kafayı bulmuşlar!! Uyumuşlar, uyuşturulmuşlar da farkında değiller!! Dünyada da bir çok fizikçi var!! Onlar, dinden bizimkilerin korktuğu gibi korkmuyorlar... Cern deneyinde olduğu gibi din-bilim buluşmalarından da gocunmuyorlar... Geçen senelerde ülkemize gelen F. Alan Wolf bir fizik profesörü.. Kitapları dilimize de çeviriliyor.. Kendisi bizzat dîni verilerin kendilerine yol gösterebileceği tezinden hareket ediyor.. Bizim bilim adamcıklarımızsa, dünyadaki meslektaşlarından dahi ilham almıyorlar galiba!! Yeri geldiği için, farklı bir mahfilde kaleme aldığımız satırları burada paylaşmak ve sözü bununla bağlamak isterim...
"....Ölümsüz değiliz ki bilimin varacağı nihai noktada ne bulunacağını beklemeye sabrımız ve mecalimiz olsun!! İşte bu yüzden dine-vahye ihtiyacımız var!! Bilime set çekmek için değil; bilimin henüz kapsama alanına girmemiş konularda bile insanoğlunun sorularına ve sorunlarına cevap vermek için… Bugün, dînin alanında görünen nice konular var ki, yarın onlar bilimsel alanda yer tutacaklar.. Din, bilime daha çok pas verecek.. Varsın golleri bilim atsın! Gün gelecek VE bilim sahibiyle tanışacak! O gün geldiğinde anlaşılacak ki, dînin de bilimin de sahibi TEK imiş!"
En kalbî selam ve saygılarımla,
Kardan Adam