Sevgili Canım Hocam,
Bizim Herşeyimiz Kıymetli Büyüğümüz,, en yakınlarımıza bile söyleyemediğimiz müşküllere çözüm bulan Canım Hocamız,,sizi anlıyabilsek görünenin ötesine geçebilsekte biraz derinlerde yüzebilsek, mana aleminin sırlarına erebilsek....Siz bizlere bu dünya aleminde gönderilen en büyük hediyesiniz....Acaba kaç kişiye nasip ki sizi tanımak tanıyabilmek....Ah tanıyabilsek, bakan ama görmeyen,yaşayan ama farkında olmayan, söyleyen ama söylediğinin bilincine varmayan,bizlere gönderilen en büyük hediyesiniz...En azından ben kendi adıma böyle diyorum...
Canım hocam,, hiç bir şey beklemeden ve hiç bir zaman bıkmadan gece gündüz insanlığa hizmet için uğraşan bütün sıkıntılarını bir kenara bırakıp başkalarının derdine derman olan sizi anlıyabilsek ve size bir nebzede olsa layık olabilsek,,
Canım Hocam, Allahımın İzni ile Hayırlısı ile emekleriniz boşa gitmeyecektir inşallah....
Himmet sizden gayret bizden,,,,demiş bir büyüğümüz.......
Canım Hocam, müsadenizle okuduğum kitabın içinde yaşanan bir olay beni çok etkilediği için sizinle paylaşmak istedim...9. Yüzyılın büyük ingiliz ressamlarından William Holman Huntın,,bir bahçeyi tasvir eden tablosunu Londra Kraliyet Akademisinde sergiliyormuş..Huntın*nın **Kainat Işığı** adını verdiği bu tablosunda geceleyin elinde fenerle bahçede duran filozof kılıklı bir adam görülüyormuş..Adam serbest kalan eliyle bir kapıyı vuruyor ve içeriden cevap bekler gibi görünüyormuş....
Tabloyu tetkik eden bir sanat eleştirmeni Huntına dönerek,,,***Güzel bir tablo ama manasını kavrayamadım,,adamın vurduğu kapı hiç açılmıyacak mı? ona kapı kolu takmayı unutmuşsunuz üstadım** demiş...
Huntın gülümseyerek dönmüş ve söyle demiş, Adam alelade bir kapıya vurmuyor ki Bu kapı **İnsan Kalbini Simgeliyor** Ancak içeriden açılabildiği için dışındaki kapı koluna ihtiyaç yoktur.......
Canım Hocam, Allah sizi başımızdan gönlümüzden gönlününüzden eksik etmesin....
Allahım sizi korusun..
Sağlık sıhhatinizi daim etsin..
Fenerbahçe hep şampiyon olsun....
Antalyadan Kızınız Oya.....