Hayırlı cumalar ;

Sevgili büyüğüm ve gönül dostları kardeşlerim;

Öncelikle saygıdeğer büyüğüme sevgilerimi, saygılarımı ve dualarımı sunuyorum.

Sami Melih beyden Allah razı olsun. Bizim gibi konferansa gidememiş olanlara bu hizmeti  sunduğu için.

İlknur hanıma da çok teşekkür ediyorum. Aynı duyguları bende yaşadım. İlknur kardeşimin yazısını okurken aynı duyguları paylaşmak beni çok mutlu etti. Rabbim bütün gönül dostlarından razı olsun.

Sevgili büyüğüm;

Dün 36 yaşında 3 çocuk annesi bir arkadaşımızı ebedi yolculuğa uğurladık. 2 yıldır kanser hastalığına karşı aslanlar gibi savaştı. Asla isyan etmedi. Çok ıstıraplar çekmesine rağmen yattığı yerden eşini çocuklarını hepsini idare etti. Yatağından hem evinin düzenini devam ettirdi hem ölümüne eşini ve çocuklarını hazırladı. Çok asil bir insandı Allah rahmet etsin Figen kardeşime.

Aziz büyüğüm dün (cenaze günü) evde bazı şeyler kafama takıldı. Müsadenizle sormak istiyorum.

- Ev halkı, eşi ve çocukları çok metanetliydiler. Bunun hikmeti nedir?

-Cenazeye gelen hanımlardan çoğu sohbet ettiler. Böyle bir günde, böyle bir ortamda nasıl davranılması gerekiyor?

-Mezarlıktada evdeki manzaradan vardı. Dinimizdeki mezarlık adabı (özellikle bayanlar açısından) nasıldır?

-Sevdiğin birisini kaybedince (sessizce) çok ağlamanın sakıncası var mıdır?

Hakkınızı helal edin.

Allah sizden razı olsun. Sizi, Rana annemi ve gönül dostları kardeşlerimi çok seviyorum. Hepinize hayırlı cumalar.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :