Değerli Büyüğüm, Sabri Amcacığım,

Size ve tüm gönül dostlarına hayırlı cumalar diliyorum. Zeynep hanımın mailini okudum. Benimde bu konuda kafama takılan yerler vardı. Ben evleneceğimiz kişinin kader-i mutlak olduğu kanısındayım. Elbette doğru kişiyi bulmak için çabalayacağız, elimizden gelen gayreti göstereceğiz ama olayların gidişi ve verdiğimiz kararlar bizi kaderimizdeki kişiye yönlendirecek diye düşünüyorum. Çünkü bu konu sadece bizim gayretimizle yada bizim istememizle de olmuyor kimi zaman biz, kimi zaman karşı taraf istemiyor. Hatta iki tarafta istiyor fakat başka elimizde olmayan nedenler engel olabiliyor. Kerem yanmış ama Aslısına kavuşabilmiş mi? Bazen biz ne yaparsak yapalım kısmetimizde olmayan kişiyle olmayınca olmuyor. Bence bu konu ecel gibi. Nasıl her önlemi almaya çalışsakta ecelimiz de ne bir saniye önce olucak ne de bir saniye sonraya kalacak. Evlilik konusunda sanki biz karar vermiş gibi gözüksekte bu konuda elimizde olmayan çok fazla şey var. Dış görünüşümüzü, ailemizi, doğduğumuz coğrafyayı hatta maddi gücümüzü bile biz doğrudan belirlemiyoruz. Karşımıza çıkan adaylar zaten bizim elimizde değil. Tüm bunlar bizi seçecek yada bizim seçeceğimiz eşde çok fazla etkili. Ben Hz. Asiye’nin Firavunla evli olmasını da evleneceğimiz kişinin kaderi mutlak olmasından başka şekilde açıklayamıyorum.

Birde şöyle bir durum var. Bir çocuğun bu dünyada sınav olurken anne babasının kim olacağı kaderi mutlak değil mi?. O halde onun anne ile o babasının kaderi mutlak olarak evli olması gerekir.

Sabri Amcacığım, bu konularda yanlış mı düşünüyorum? Yanlışlıklarım varsa lütfen düzeltin. Sizleri çok seviyor, saygıyla ellerinizden öpüyorum.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :