Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Kardan Adam"dan aldığımız sunum
Gönderen : "Kardan Adam"
Tarih : 7/2/2010 10:16:54 PM


 


Sevgili Üstâdım Sabri Bey ve Çok Değerli Dostlar,




Sağlık ve âfiyet, rahmet ve mağfiret duasıyla merhaba!



Yaz ayları gelince, hele bir de İstanbul'da oturuyorsanız, yazılı-görsel basında dikkatinizi en çok "deprem" haberleri çeker..



Bu, habercilerin 17 Ağustos 1999'dan sonra işleye geldikleri bir konudur..



Şimdilerde, gündemi işgal edecek başka mevzular bulunduğu için jeoloji mühendislerine pek söz düşmüyor.. Ancak, Ağustos yaklaşlaştığına göre yakında uzmanlarımız konuşmaya başlayacaklardır.. Daha doğrusu onlar her zaman konuşurlar da, mikrofonlar ve kameralar onlara yönelecektir.. :)



Aslında, özü itibariyle uzmanlarımızın alelumum konuşmalarındaki gerekçeyi anlamak zor değil!



Gerçekten, memleketin ve İstanbulumuzun yapı stoğu uzmanları endişeye sevk edecek yetersizlikler içinde.. Muhtemelen, bir çok uzman -branşlarından doğan bir sorumluluk içinde- seslerini yöneticilere duyurabilmek azminde..



Bununla beraber, sesinizi duyuracak mecra Medya olunca, uzmanlık ile felâket  tellallığı birbirine karışmaya başlıyor.. Tabii  böyle olunca "vatandaş" ne yapsın?! :)



Şahsen, uzuuun zamandan beri "uzmanlar"ın söyledikleriyle hiç ilgilenmiyorum.. :) Aslında, hiç bir zaman da ilgilenmedim! Uzmanlarımız, yöneticilerimizi iknaya çalışarak sorumluluklarını ve görevlerini yerine getirsinler, kendilerine müteşekkir oluruz!



Doğru veya yanlış, benim tercihim başka kanallardan gelen bilgilere oldu.. Medyatik olmayan ancak "manyetik" olan bilgilere.. Âlemi Mânâ'nın "manyetik" alanından kopup gelen bilgilere oldu..



Seneler önceydi; henüz 17 Ağustos Gölcük Depremi Marmara'yı sallamamıştı..



Nerede bilmiyorum, bir radyo sohbetine kulağım takılmıştı.. Yine bir yaz  ayı idi.. O günlerde de muhtemel deprem senaryoları ortalıkta dolaşıyordu.. 



Radyoda kendisiyle sohbet edilen merhum Haluk Nurbaki Hoca idi..



İstanbul ve deprem üzerine kendisine sorulan sorulara -kendinden ve söylediğinden çok emin- cevaplar veriyor ve İstanbulluları ferahlatacak şeyler söylüyordu..



Yıllar geçti, o sözlere ve o sözlerin ardındaki mâneviyâta  güvenim hiç sarsılmadı!



Geçenlerde, acaba bu radyo sohbetinin bir yerlerde kaydını bulabilir miyim düşüncesiyle internette arama yapınca, Haluk Hoca'nın ses kayıtlarını toplayan bir çalışmanın güzelliğine tanık oldum.. Ancak, aradığım ses kaydı orada yoktu..



Web  sayfasını hizmete sunanlarla yazışınca ve aradığım kaydın onlarda bulunup bulunmadığını danışınca, o dostlarımız büyük nezâket  gösterdiler ve o kayıtları hemen sitelerine eklediler..



Yaşadığım memnuniyeti paylaşmak maksadıyla ilgili radyo sohbet kayıtlarını dikkatlerinize sunuyorum.. 









Belki, merhum hocamızın bazı görüşlerine bütün saygımızla muhalefet şerhi koymamız icap edebilir?? Belki, hayatta olsalardı kendilerinden anlaşılamayan detayların izahı istenerek o şerhlere gerek de kalmayabilirdi??



Ancak, bu sohbeti zamanında yapmış olmaları sebebiyle -kanaatimce- büyük hayır işlemişler.. Rabbimizin rahmet ve mağfireti üzerlerine olsun!



En kalbi selam  ve saygılarımla,



Kardan Adam

 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]