Kıymetli büyüğüm; İyi akşamlar efendim...

"Ak ile karayı karıştırmayalım" adlı yazıma verdiğiniz cevabı okudum içim burkularak... Sizi kırdığım için ben de çok üzüldüm. İnşallah olumsuz bir izlenim bırakmamışımdır. Sadece içimden geldiği gibi yazdım size anlayışınıza sığınarak...

Bugün de Gönül Sohbetleri 1 kitabınızı okudum. Yunus Emre bölümünü bitirdim. İnanın elimden düşürmüyorum ve hepsini okuyacağım. Kitapçıda sizinle Samiha Ayverdi hakkında da konuşmuştuk hatırlarsınız. Bana salık verdiğiniz Kenan Rifai ile 20. yüzyılda Müslümanlık kitabını da ve diğer kitaplarını da okuyacağım. Geçen seneden beri tasavvufa, Mevlana' ya ve erenlerimize inanılmaz bir ilgim ve sevgim var. Çok şükür ki bu yönelimim benim güzel dostlarla ve siz sevgili yazarlarla tanışmama sebep oldu. Tabii ki Allah' ın izniyle...

Kısacası kitabını okumadığım bir yazar hakkında genelleme yaptım ve düşünmeden size yazdım. İçten gelen ses ve duygularımla sizin bana cevap vereceğinizi ve beni aydınlatacağınızı biliyordum. Çok şükür ki bana anlayışla cevap vermişsiniz tabii ki hüznünüzü belirterek...

Daha önceki yazımda da yazmıştım ya... Sezgilerimiz ve hislerimiz var çok şükür diye... Sezgilerim ve hislerim o gün kitapçıda beni siz güzel gönüllü ve çok kitap okuyan değerli büyüğüme yönlendirdi ve muhakkak öğrenmem gereken çok bilgiler var sizden efendim. Bunu derinden hissediyorum inanın...

Bunlardan bir dersi bugün aldım efendim emin olabilirsiniz. Bugün aldığım ders; bilgin olmadığı konularda çok araştırmadan, okumadan genellemeler yaparak konuşmayacaksın ve yazmayacaksın. Bu dersi ve öğretiyi söz veriyorum tüm hayatım boyunca unutmayacağım ve hep hatırımda tutacağım.   

Saygılarımı ve sevgilerimi sunarak yaptığım bu hatamın affedilmesini rica ederim. Gönlünüzde bana da yer açmanızı ve olgunlaşmam konusunda varlığınızı ve güzel sevgilerinizi esirgememenizi Rabbimden dilerim.

Sevgi, saygı ve dualarla... Görüşmek dileğiyle efendim.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :