Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Kardan Adam" dan aldığımız sunum
Gönderen : "Kardan Adam"
Tarih : 8/20/2010 4:34:44 AM


 


Sevgili Üstâdım Sabri Bey ve Değerli Dostlar,


Dünyadan âfet haberleri aldığımız günlerin üstüne gelen Ramazan ayı ile huzur buluyoruz.. Şükürler olsun! Ramazanımız mübârek olsun!


Bir  âyeti kerimede Rabbimiz “ud’ûniy estecib leküm” buyuruyor..“Bana dua edin(beni çağırın, beni davet edin) karşılık vereyim, cevap vereyim.” mealinde…


Bir başka âyette de “…üciybü da’vet’ed-dâ’ı izâ de’aniy..” buyuruluyor ki bu ifadenin meali de yukarıdakine benziyor..


Buradan rahatça şunu anlıyoruz… Rabbimizle kuracağımız iletişim asla karşılıksız kalmaz..


Peygamberler gibi vahiy alamadığımız için bize verilen cevapları, karşılıkları anlamakta, algılamakta, kavramakta güçlük çekebiliriz tabii.. Ancak, cevapsız bırakılmayacağımız muhakkak!!


Rasûlullah Efendimiz de “Hüve’LLAHU’l-Ehad” makamından tevhit ve edeb tahsil ettiği için, kendisindeki edebin altını çizmiştir bazı sözlerinde.. Buna uygun olarak, Rabbimiz ile kurduğumuz iletişimlerin karşılığını bulması gibi, Efendimiz ile irtibat ta asla karşılıksız kalmazdı..


Yâni, Efendimiz ile yüzyüze görüşenler O’nu daima bütün vücuduyla kendilerine dönmüş ve o halde dikkatle ve saygıyla dinliyor bulurlardı.. Henüz imana gelmemiş ve “Ya Muhammed!” diye fütursuzca seslenenler bile..


Artık, o büyük edebin büyük temsilcisi “zâhiren” aramızda değil!! Ancak, bilenler “bâtınen” yakınlığını fısıldıyorlar ara sıra…


O’nun zâhirine uzak kaldığımız asırlarda, biz “edebiyatçı”(!) müslümanlar da “edebin edebiyatı” ile meşgulüz..


Dünyaya “Edeb YâHû!” diyoruz ve bu sözün patentini kimseye vermiyoruz!


Diğer  taraftan, edepsizliğimizi tescil edecek sayısız örnekleri dünyadan gizleyemiyoruz! “Edeb YâHû!” levhası altındaki edepsizliklerimizi…


59 gün önce, bir makam sahibine çok ama çok önemli ilmî bir mesele için özel bir mektup gönderdim.. Elbette, zarfsız-pulsuz… E-posta ile… Yani, “iadeli-taahhütlü”…. J


E-postalar iadeli taahhütlüdür!! J


Konu o kadar büyük, içerik o kadar zengin ve önemliydi ki, böyle bir mektup karşısında sessiz kalmak; bir teşekkür kelimesiyle olsun karşılık vermemek mektubun sahibine hakaret sayılırdı..


59 gün bekledim ve Rabbimizden cevap alabilirken; Rasulullah Efendimizin en mütevâzı ve en mütekâmil cevap verişlerini Tarih kaydetmişken,  bu “okumuş-bilmiş” insancıkların kimlerden “edep” tahsil ettiklerine akıl sır erdiremedim!!


Cenâbı Allah Efendimizi edeplendirmiş!! “Eddebeniy Rabbiy…..” Şüphe yok!!


Ancak, biz müslümanları Rasulullah edeplendirmiş olamaz!! Rasullullah’ı biz Müslümanların “edebinden”(?) tenzih ederim..


Tabii, bana da 59 gün sonra yapılacak bir  şey kalmadı.. Sâdece, söyleyecek bir çift lafım vardı; onları  muhatabımın “edebine” havale ettim!! Hayrını görsünler!!


En kalbî selam ve saygılarımla, Ramazan berekâtıyla…


 


Kardan Adam


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]