Sayın Arzu Hanım,
25.8.2010 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, arkadaşın daha maç başlamadan oyunu kaybetmiş. Ben, hayata bedbin, karamsar başlayanların hiçbir zaman başarılı olduklarını görmedim. Arkadaşının çok şükür gözüm var görüyorum, kulağım var işitiyorum, ellerim var tutuyorum, ayaklarım var yürüyorum dediğini hiç sanmıyorum. Bu tür insanlar bedbinlikleriyle, hayata negatif bakmalarıyla kendi kendilerine hayatı zehir ediyorlar. Ve tabi bu tip insanlar ne iş hayatında ne evlilik hayatında, ne sosyal hayatta başarılı olamıyorlar.
Arkadaşın sanırım bir işyerine öyle bir çehre suratla, öyle bedbin, öyle bitmiş tükenmiş, öyle Trabzonspor karşısındaki Fenerbahçe gibi dökülür vaziyette çıkıyor ki böyle bir insanı sen işveren olsan kesinlikle almazsın. İnsan ne düşünürse odur. İngilizlerin bir atasözü var. Diyorlar ki “Kendi kendine yardım etmeyene Allah da yardım etmez.” Arkadaşın iş ararken, işe minimimdan başlasa, limon satsa, simit satsa, poşetin içine çorap koyup evlerin kapısını çalsa. Ama bunu ona söylesen, kendisine hakaret sayar.
Bir gün Şekerci Ali Uzun’a helva almak için gitmiştim. Oraya seksen beş yaşlarında bir büyükhanım geldi. Yavrularım, dedi, ben tereyağından Besmeleyle mis gibi gözleme yaptım. Alır mısınız? Derhal birkaç dakika içinde bu teyzenin bütün gözlemeleri satıldı, bitti. Gerek tezgahtarlar, gerek müşteriler kapış kapış aldılar. Bu olayı arkadaşına anlatsak burun kıvırır, sırtını döner.
Hayat böyle yavrum. Hayat ağlamayla, sızlamayla değil söke söke mücadeleyle kazanılır. Atatürk diyor ki: “Zafer, zafer benimdir diyenlerindir.” İşte böyle yavrum. Söylenecek daha çok söz var ama anlayana bu kadarı yeter.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Zafer, zafer benimdir diyenlerindir.” Yazan Arzu
Cvp: “Zafer, zafer benimdir diyenlerindir.” Yazan Sabri Tandoğan