Sayın Zeynep Hanım,
26.9.2010 tarihli mailinizi aldım.
Kusura bakma yavrum, öyle çelişkiler içindesin ki ne söylediğini, ne yaptığını sen de bilmiyorsun. Önce dedin ki
“eşimle evin içinde kendimi iki yabancı gibi hissediyorum. Eşim hiç konuşmuyor, konuşmak yapısında da yok. Hiç bi şeye karşı merakı yok.Benim bir sorunum, sıkıntım varmı yokmu önemli değil sanırım. Bilgisayar oyunu dışında evinde yapacağı hiçbi faaliyeti yok. Aşırı eringeç biri, yaptığı işler yemek, oyun, diğer özel durum. bunun dışında bi faalieti yok. hayata karşı isteksiz, benle özel ilşki hariç ilglenmiyor, sigara içiyor, ben sigara içmem, bizde kimse içmezdi ailemde. bu durum beni çok rahatsız ediyor.”
Benim “Ateş Parçası”na verdiğim cevap ne kadar farklı. Orada demişim ki “Aşk olduktan sonra, iman olduktan sonra değişemeyecek hiçbir huy yoktur.”
Sen, yüz seksen derece bir dönüş yapıyorsun, kocanın yaptığı ritüelleri sayıyorsun. Bunlar sadece şekil, ritüel. Burada aşk yok ki, burada Peygamberin anladığı manada iman yok ki. Anadolu’da derler ki “Yağ yiyen köpek tüyünden belli olur.”
Şimdi gecenin üç buçuğu. Ve ben uykumu, istirahatımı, sağlığımı bir kenara koyuyorum, insanlara hizmet etmek için kalkıyorum. Ve sen bana hakaret ediyorsun. İyisi mi işi Allah’a bırakalım...
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Aşk olmayınca meşk olmaz Yazan Zeynep
Cvp: Aşk olmayınca meşk olmaz Yazan Sabri Tandoğan