Sayın Hatice Hakeri,
24.11.2006 tarihli mailinizi aldım. Efendim, hakkımda söylediğiniz güzel sözler için çok teşekkür ederim. Onları bir dua olarak kabul ediyorum. İnşallah Yüce Rabbimiz Yüce Rabbimiz gerçekleştirir.
Sayın Mustafa İslamoğlu’nun sözü ne kadar güzel. Bundan yıllarca evveldi. Şimdi Rahmet-i Rahman’a kavuşmuş bir velinin huzurunda oturmuş, sohbetini dinliyorduk. Birara sorulan soru üzerine şöyle buyurdular: “Veli gördüğü her zerreden en az ellibeş mana çıkaran insandır”. Kırk yıldır bu söz üzerinde düşünüyorum. Zaman zaman beni heyecanlandırıyor, ürpertiyor, ağlatıyor. Yunus, “Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır” diyor. Fikret, “Bir örümcek götürür Hakka beni” der. Sonsuz güzel, alabildiğine muhteşem bir dünya ortasında yaşıyoruz. Her zerre bize bir sırrı fısıldıyor. Kur’an-ı Kerim’in birçok ayetinde düşünün, ibret alın “Bunda düşünenler için ince ibretler vardır” emri ilahisi vardır. O muhteşem dünya ortasında nefsimizin itişleriyle, birtakım önyargılarla bu güzellikleri görememek ne kadar acıdır. Aşık Veysel, bir şiirinde “Yumma gözün kör gibi” der. Bize düşen görev kalbimizi, kafamızı arıtarak, temizleyerek bu muhteşem senfoniyi görecek, dinleyecek, algılayacak hale gelebilmektir. Yunus Emre, kainattaki sonsuz güzellikleri hayranlıkla, saygıyla, edeple, dikkatle bakar bakar da
“Bu dünya bir gelindir, kızıl yeşil giyinmiş
Kişi yeni geline bakıbanı doyamaz”
der. Efendim, Allah bizlere de, yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimize de bu güzellikleri görecek göz, idrak edecek akıl versin diyorum, ve sizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :