Muhterem hocam,
Ben futbolu sadece bir spor olarak değil, bir toplumun sosyal yapısının da bir yansıması olarak görüyorum.
Son Azerbaycan maçı rezaletinden sonra ne halde olduğumuz daha açık ortaya çıktı.
Bu sonuçtan sonra bütün eleştiriler Hiddink'e yöneldi, fakat bu konuda asıl sorumluluğun kimde olduğunu daha iyi sorgulamamız gerekiyor?
Hiddink'e verilen para sponsorlarla beraber kimine göre 8 milyon Euro, kimine göre 11 milyon Euro. Kimse aldığı parayı tam olarak bilmiyor. Hiddink'in sözleşmesine alacağı paranın açıklanmaması yönünde bir madde koydurduğu, açıklanması halinde çok büyük tazminatlar ödeyeceğimiz iddia ediliyor ve bu iddialar karşısında federasyon yetkilileri hiçbir açıklama yapmıyor.Bir insan aldığı paranın neden öğrenilmesini istemez? Ya vergi kaçıracağından,ya da bir şeylerden çekindiğinden. Dürüst bir insan neden aldığı paranın duyulmasından rahatsızlık duyar? Bugüne kadar Türkiye'de izlediği toplam 7 maç var, ne Türk futbolcusunu tanıyor, ne Türk insanını. Azerbaycan maçından sonra mücadele edecek gücümüz yoktu diyor. Milli takımın yaş ortalaması 30, takımın yarısı kendi kulüplerinde oynamıyor ki mücadele edecek gücü olsun. Bu kadar eleştirilen Fatih Terim onun aldığı paranın onda birini alıyordu,yaptığı iş onun on misliydi. Kovmaya kalksan aldığı paradan daha çok tazminat ödeyeceksin. Bizim federasyon yöneticileri Hiddink'in peşinde 3-4 ay yalvarırcasına koştular. O da bu koşullara hayır mı diyecekti? Bulmuş bizim gibi kazıklanacak ülkeyi, emekli oluncaya kadar hiç bir yerde bulamayacağı parayı oturduğu yerden alıyor.
Bu durum da gösteriyor ki bizim kulüplerimiz gibi, federasyonumuz da hep aynı tip insanlar tarafından yönetiliyor. Bunlar paraya tapan,her şeyin parayla çözüleceğini sanan insanlar. Bastır parayı, al futbocuyu,al teknik direktörü, gelsin başarı. Ligimiz yıllık 400 milyon dolar televizyon geliriyle Avrupa'nın en zengin liglerinden birisi, fakat büyük kulüplerimiz de, mili takımımız da Avrupa'da yok.Almanya 3 milyon gurbetçiden bir çok kaliteli futbolcu çıkartıyor, biz 70 milyonluk ülkeden bir Mesut Özil bile çıkartamıyoruz. Çünkü alt yapıdan aynı standartlarda oyuncu yetiştiremiyoruz. Bir futbolcuyu altyapıdan yetiştirmek çok ciddi bir eğitim, bilgi birikimi, disiplin ve sabır istiyor.Bunun yerine futbolcu transfer etmek daha kolay.Şimdi bir de 6+2+2 yabancı futbolcu oynatma izni çıktı, artık alt yapıdan futbolcu yetişse bile takımlarında oynama şansı çok az.Yurtdışında bir kaç yüz bin dolar eden futbolcular burada en az 2-3 milyon dolar para alıyor.Bir kaç istisna dışında Türk futboluna bir şey vermeden köşeyi dönüp gidiyorlar ülkelerine. Ligimizin değeri 400 milyon dolar değil, bir trilyon dolar olsa bu zihniyetle yine bir şey değişmezdi.
Bu, tüm Türkiye'ye hakim olan bir zihniyetin iflasıdır. Paraya tapanların, her şeyi maddiyatla çözeceğini sananların iflasıdır. Akılcılıktan uzak, eğitime değer vermeyen,çalışmadan,üretmeden,ülkeni sevmeden, dışarıya bağımlı,ülkenin zenginliklerini ve değerlerini satarak kısa vadeli politikalarla gününü kurtarmaya çalışanların iflasıdır.
Futbolumuzun sorunları çözmeye başlarsak, ülkemizdeki sorunları da çözmeye başlarız diye ümit ediyorum.Çünkü ikisinde de aynı zihniyet içindeyiz.
Saygı ve sevgilerimle
Öğrenci
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Utanmaz insanlar Yazan "Öğrenci"
Cvp: Utanmaz insanlar Yazan Sabri Tandoğan