Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın İlknur Hanım'dan aldığımız sunum.
Gönderen : İlknur
Tarih : 11/19/2010 2:01:41 PM


 


İyi akşamlar Sabri amcacım;


Allah kısmet ederse yarın gece İstanbul'a dönüyoruz. İzmir'e 45 dakika mesafede Seferihisar diye bir yer var; kayınvalidemler oradalardı; onlara gelmiştik bayramda. Hava da o kadar güzeldi ki! Bol bol denizi seyrettik, deniz kenarında oturduk. Güzel geçti. Günübirlik yakın mesafelere gezmeye gittik Alper'le. Çeşme'ye gittik önce; sonra Kuşadası'na. Çeşme'de o yöreye ait Kumru diye bir yiyecek varmış; deniz kenarında balıkçı teknelerinin olduğu bir yerde kumru yedik. Öyle sakin, öyle güzel bir yerdi ki! Ayağımızdaki ayakkabıları çıkarsak denize sokacak kadar yakındı deniz bize. Çok hoş bir yere kafe gibi bir yer yapmışlar, tam denizin kenarı! Çok da sakindi; gürültüden, kalabalıktan uzak! Alperin de benim de öyle hoşumuza gitti ki! Sonra Alper'le sohbet ettik. Epeyce sizin adınız geçti sohbetimizde! Zaten Alper'le sohbetlerimizde sizden okadar çok bahsediyoruz ki! Diğer bir gün de Kuşadası'na gittik Alper'le. Orada da deniz kenarında bayağı bir yürüyüş yaptık; arabaların geçmediği, arabaların trafiğe kapatıldığı birsürü çarşıları vardı; oralarda dolaştık, yürüdük. Ama bayağı pahalıydı çarşıları; turistlere yönelikti, turistler vardı sokaklarda. Öyle kalabalık değildi; yazın nasıl oluyor oralar bilemiyorum ama sakin ve kalabalık değilken çok güzeldi. Sessiz, sakin, huzur verici görünüyordu çok. İnsan denize doyuyor. Ama muhtemelen yazın çok kalabalık oluyordur o sokaklar diye düşündüm. Orada dolaşırken deniz kenarında birsürü lokantalar gördük; yerleri o kadar güzel ki, tam deniz kenarında dizilmiş lokantalar. Ama lüks ve pahalı görünüyordu. Alperle çok da karnımız acıktı; ne yapsak, ne yesek, nerde yesek diye düşünüyorduk; hiçkimse de dışarıya fiyatlarını yazmamış! Sonra yürürken; içi balıkçı ağlarıyla ve deniz kabukları gibi denize ait şeylerle dekore edilmiş, sanki yanları açık bir geminin içine masalar koyulup oturma yeri gibi yapılmış bir görüntü sergileyen  bir yer gördük. Baktık, fiyatları çok uygun; harika da bir yer. Marinayı ve uçsuz bucaksız denizi tepeden gören harika da bir yer. Oraya deniz kenarındaki masalardan birine oturduk. Çevremize baktık; birsürü balıkçı tekneleri, içlerinde balık ağları, diğer tarafında deniz seyahati yaptığını düşündüğümüz koskocaman yabancı bir gemi ve ucu görünmeyen deniz...Orada etrafın, denizin, balıkçı teknelerinin güzelliğini seyrede seyrede balık siparişlerimizi verdik; canım balıkların yanında çok da salata istedi; fakat nedense her şeyin fiyatı uygundu ancak, salata fiyatları çok pahalıydı. O yüzden sipariş etmek istemedim. Sonra balık siparişimizle birlikte bir baktım bir de salata getirdi garson ortaya. Meğer balığın yanında salata ikrammış. Tabii o kadar hoşuma gitti ki! Canım çok istemişti çünkü salata. Afiyetle yedik balıkla salatayı Alperle birlikte. Orada yine güzel bir sohbetimiz oldu Alper'le. Yine sohbetimizin bir bölümünde sizin adınız geçti. Sonra Alper'le birlikte kayınvalidemlerin yazlığının olduğu Seferihisar'daki siteye geldik. Sitenin kumsalına indik. Kimsecikler yok, saat akşamüstü civarı; güneşin batmasına az kalmış; bir de güzel hava! Deniz de harika görünüyor. Alper denize girmek istedi; sonra o denize girdi, yüzdü biraz, ben de bir sandalye aldım denizin kenarına oturdum, onu seyrettim. Sonra çıktı, üzerini değiştirdi ve sadece ikimizin olduğu, kimseciklerin olmadığı kumsalda güneşin batışını seyrettik. Allah'ım nasıl güzel bir görüntüydü o güneş gittikten sonraki görüntü. Güneşin ardından bulutlarda bıraktığı o rengarenk görüntü muhteşemdi. Nasıl bir güzellikti Sabri amca anlatamam. O bulutlardaki kırmızı, mavi, pembe gibi renklerin farklı tonlarının olduğu görüntüyü elimde olsa tablo olarak kalemle çizmek isterdim! Ama o güzelliği ancak iyi bir ressam çizer herhalde! Biz Alperle sadece birkaç kare resmini çekebildik. Deniz; rengarenk kızıllaşmış, hare hare bulutlar; dalga sesi; sessizliğin içinde rahatça ayırt edilen kuş sesleri; Alper ve ben...Bu harika manzara üzerine de epeyce sohbet ettik Alper'le; Allah'ım o kadar güzeldi ki! İnsanın öyle bir ortamda o güzelliklerin yaratıcısını konuşmamaya imkan var mı! İnsan başka şey düşünemiyor ki zaten o güzel ortam ve manzara karşısında! İşte böyle Sabri amcacım. Yarın akşam da Allah nasip ederse evimize dönüyoruz. Alper de ben de bugün konuşuyorduk, ikimiz de evi özlemişiz. Hayırlısıyla evimize geliriz inşallah yarın.


Sevgi ve saygıyla ellerinizden öpüyor; çok güzel bir Perşembe akşamı geçirmenizi diliyorum. Sizi çok seviyorum Sabri amca.    


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]