Sayin Sabri Tandogan Hocam,

Sizi sevgi ve saygiyla selamliyor, o mübarek ellerinizden öpüyorum. Ben fakir 20 senedir isvicre de, Zürih te oturuyorum. 40 yasindayim, 17 yasinda bir oglumla yalniz yasiyorum. Bundan 14, sene önce Rabbimin lütfuyla bir mübarek Zatla tanistim. Sayin Ahmet Kayhan dedeyi yazilarini, kitaplarini bizlere verdi kendiside cok mübarek bir insan ismi" Mehmet Selahattin Yurdakul", o zamanlar Istanbul-Üsküdar, Dogancilarda oturuyordu, burdan oluk oluk, guruplar halinde kendisini ziyarete gidiyorduk. Burda cok güzel bir gurup olusmustu. Merhum ablam, Allah gani gani rahmet eylesin Kibriye ablam önderliginde Selahattin dedemin yazilari, sohbetleri baska mübarek zatlarin kitaplari her cuma aksami okunur, anlatilirdi. Kendiside buraya bir defasinda gelmislerdi. Cok heybetli ama bir okadar da merhametli ve asil gercek bir HAK DOSTU. Onu gören ve konusanlarin etkilenmemesi imkansizdi, daha sorumuzu sormadan o sohbetin icinde o kisiye adeta yönelerek soruyu cevaplardi. O`nun sayesinde bir cok kitaplar okudum, Tasavvuffa yöneldim ve tanidim. Mana aleminin buradaki madde aleminden müthis derecede güzel bir alem oldugunu gördüm. Ama bu görüsmeler ve Hak sohbetleri Ablamizin vefatindan sonra ne yazik ki koptu ve zamanla ayrilmalar, guruplasmalar. Suncular, buncular olunca bende o kisilerden uzaklastim. Dedemizse sirra kalem basmis gibi kayboldu. Kendisine bir türlü ulasamamistim, Önce kimseyle görüsmüyor dediler, sonra baska bir semtte bir hanim ögrencisinin gözetimi altinda hasta dediler, velhasili o zamanlar bende cekindim bu sözlerden sonra irtibatimiz koptu. Ama su ana kadar ne ögrendiysem, maneviyat aleminin güzelliklerini onun sayesinda tanidim ve gördüm. Gecen senede HAKKA yürüdügünü duydum, Allahin rahmeti, aski üzerlerine olsun. Sizinde bahsettiginiz ve hatta bizzat kendilerinden biri oldugunuza inandigim O ALLAH DOSTLARI, VELI bir sahsiyete olan yakinligimdan dolayi Mevlama sonsuz hamdlar-sükürler olsun. Fakat yillar gectikce o güzel insanlarin degerini bilemedigimiz icin ve yaptigimiz yalinisliklardan dolayi bu Hak sohbetlerinden mahrum kaldigimi düsünmeye ve inanilmaz pismanliklar duyarak izdiraplar icinde arayislara gectim. Allah´a hep yalvariyordum, Rabbim:" Ne olur seni sevenlerle ve senin sevdiklerin topluluklar arasinda bulundurup bir HAK dostuna bu aciz, günahkar, fakir kulunu ulastir ve talebe eyle diye". 2009 senesinde inanilmaz yalvaris ve yakarislarimdan sonra Rabbimin lütfuyla Umre nasip oldu. Icimde inanilmaz güzellikte Efendimize karsi HAYRANLIK, sevgi (ASK demek haddim degil, gercek asıklara karsi mahcup olurum diye)adeta bir pinar gibi coskuyla o mübarek yerleri solumak nasip oldu. Dönüp geldikten sonrada kendime gerek is hayatinda gerek günlük hayatimda ceki-düzen verip degististirip-düzeltmeye gayret ediyorum. Namazimi düzenli kilmaya gayret ediyorum. Namazda buldugum huzuru hic bir yerde bulamiyorum. Birde hafta sonlari namaz arkasindan günes dogana kadar penceremin kenarindaki okuma kösemde oturup kitap okuyor, tesbihle zikir yapiyorum. Bu saatler benim en mutlu oldugum anlarim. Bunlari size cok detayli yazip vaktinizi aldigim icin beni affediniz, hakkinizi helal ediniz. Ama benim en derin arayisim,özlemim ve her namaz arkasindan yaptigim DUAM; gönlümde duydugum bosluk sizin gibi bir Mübarek HAK SEVGILISINE acizane, haddim olmadan talebe olabilmek. Zahiren sizden uzakta olsamda hemen hemen hergün sizin yazilarinizi okuyup, agliyor. Sohbetlerinizle huzur buluyorum. Sami Ayaz beyefendide kitaplarinizi en kisa zamanda gönderecegini tel de söyledi, Gerci ben internetten GÖNÜL SOHBETLERI kitaplarinizin hepsini okudum ama kitap olarak devamli yanimda tasiyip, hep okumak isterim. Sizi cok seviyorum, derin icten bir sevgiyle size hep dua ediyorum. Efendim, bu hakir, zavalliyi acizane belki haddim degil ama gönlümün inanilmaz dilegiyle yalvariyorum ne olur efendim beni talebeniz olarak kabul ediniz. Sizi zahiren de görmek, ziyaret etmekde insallah nasip olur. Sizin nasihat ve ögütlerinizi bekliyorum.

Rabbim size dünyada da ahirette de iyilikler, güzellikler versin, sagliginiza duaciyim efendim. Allah´a emanet olunuz...

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :