Sayın Goncagül Hanım,

6.12.2010 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli ayvrum, önce şunda karar kılalım: Acaba Marmaris'e ablanın yanına gidersen onunla dialog kurabilecek misin? Anlaşabilecek misin? Görüşleriniz, hayata bakış açınız, tespitleriniz, gözlemleriniz aynı mı? Yoksa bir süre sonra çatışmalar başlayacak mı? Bir söz vardır, dostluk başka alışveriş başka derler. Ya kısa bir süre sonra ablanla çatışıp eski günlerini ararsan ne olacak? Yani filanca abla olmakla, ağabey olmakla her şey hallediliyor mu? Vaktiyle muhtarın yanında çalışırken paranı elinden aldıklarını söylemiştin. Kızım, gözünü aç. Hem de dört aç. Öyle alçak, öyle rezil bir dünyada yaşıyoruz ki ölesiye sevdiğin insanlar bile gün geliyor sana sırtını dönüyor. Boşversene diyor. Onun için lütfen yeni bir enayilik yapma. Annenin danıştığı insan acaba hayatı tanıyor mu, insanları tanıyor mu, varoluşun farkında mı?

İşte böyle yavrum. Karar senin. Lütfen bu konuları düşün, muhasebesini yap sonra yine yazışalım.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :