Sayın Berk Kaya



21.11.2005 tarihli mailinizi aldım. Önce gösterdiğiniz sıcak ve yakın ilgiye
tekrar tekrar teşekkürler ediyor, saygılar sunuyorum. Gönderdiğiniz yazıyı
okudum, onu daha evvelde okumuştum. Çok beğenmiştim. Beni mutlu ettiniz, sağ
olun. Rilke'ye gösterdiğiniz ilgi beni ne kadar sevindirdi anlatamam. Benim
gözümde Rilke inceler incesi, güzeller güzeli, olağan üstü bir insan. Onu
çok ama çok seviyorum. Sade benim, sade Berk Kaya'nın değil, bütün
insanların gelecek bütün kuşakların Rilke'den özümseyecekleri,
algılayacakları pek çok husus var. Ama Rilke ülkesine girebilmek için edep,
sabır, tevazu ve saygı gerek. O ülkede büyük bir hassasiyetle adım adım
yürümek gerek. Rilke'yi günün muhtelif zamanlarında, değişik ruh halleri
içinde tekrar tekrar, bıkmadan, usanmadan, yorulmadan okumak gerek.



Gelelim Cemil Meriç'e. Cemil Meriç, pek çok defalar görüştüğüm müstesna bir
kimse idi. Hayatta tanıdığım en kültürlü, en değerli insanlardan biriydi.
Cemil Meriç'i de çok ama pek çok sevdim. O, keşfedilmeyi bekleyen büyük bir
insan. Onun Hint hakkındaki görüşleri çok doğru idi. Fikirlerinde samimi
idi. Hindistan'da duyan, düşünen, hisseden insanlar için kıyamete kadar
güzellikleri solmayacak bir muhteşem fikir sanat anıtı. Bütün insanlık
kültürü Hint düşüncesine pek çok hususta ebedi borçlu. Hint düşüncesini de
özümlemek, algılamak, ben kültürlüyüm diyebilmenin ilk şartlarından biri.
İnşallah tekrar görüşürüz. Selamlar, sevgiler, saygılar.



Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :