Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : "Sevelim, sevilelim dünya kimseye kalmaz"
Gönderen : Sami Melih
Tarih : 3/17/2011 2:57:21 AM


 


 


Çok sevdiğim Büyüğüm,


Müsaadenizle.


 


Üzerinde çok düşünülmesi gereken bir olayı paylaşmak istiyorum bugün.


 


Zaman zaman apartmanımızın kedisinden bahsetmişimdir.  Bade’nin mekânı bizim apartmanın giriş bölümüdür. Bazı apartman sakinleri girişte görünce Bade’yi, usulca çağırır, kendi bulundukları kata çıkarır ve kapılarının önünde bir şeyler ikram ederler. Bazı komşularımız bu konuda o kadar cömert davranır ki, Bade o kişileri daha uzaktan görünce hemen hareketlenir, hâl diliyle “işte bana ikram eden dostum geliyor” der ve daha o kişi Bade’yi çağırmadan peşine takılıp onunla asansöre biner.


 


Ben de böyle akıllı bir kediye sahip olan bu apartmanın şanslı sakinlerinden biri olarak ara sıra çağırırım Bade’yi. Bazen ben çağırmadan kendi gelir. Bazen çağırsam da gelmez, o zaman anlarım ki karnı pek aç değil.


 


Bir akşam eve dönmek üzere yürüyordum. Apartmanın önüne daha on metre gibi bir mesafe varken uzaktan Bade’nin beni gördüğünü ve hareketlendiğini gördüm. Girmemle birlikte peşime takıldı. Çok yumuşak bir tonla da miyavlıyordu. Asansöre bindim, o da bindi. Katıma geldik, daireye girdim. Kapıyı da eve giremeyeceği bir şekilde aralık bıraktım. Mutfaktan yiyebileceği bir şeyler ayarladım. Önüne koydum. Bir lokma bir şey aldıktan sonra bıraktı. Hayretler içinde kaldım. Hem girişte o kadar hareketlendi, çok aç olmasa böyle yapmazdı, hem de önüne koyduğum, onun için birinci sınıf bir yemek sayılabilecek tavuk eti parçalarını yemiyordu. Ama kapımdan da ayrılmıyordu. Normalde yemeğini yer, doyduktan sonra merdivenleri kullanarak yavaş yavaş aşağı inerdi.


 


Düşündüm; acaba hasta mı? Karnı mı tok? Öyleyse benimle yukarı neden geldi? Aç olmasa çağırsam da gelmeyeceğini biliyorum. En son kapıyı açtım, iyice yaklaşabilmek için çömeldim. Başını iki avucumun arasına aldım, okşadım, okşadım... Sonra vücudunda da gezdirdim ellerimi, sevdim. Bir süre böyle devam ettikten sonra iki elimi de çektim –Bıraktığımdan emin olmak için olsa gerek- başını kaldırıp bana baktı, usulca dönüp yürümeye başladı, gitti. Banyoya girdim, ellerimi güzelce yıkadıktan sonra uzun uzun düşündüm...


 


O gün anladım ki, Bade'nin benimle yukarıya gelmesinin sebebi sadece açlık değil. Bazen de sevilmek için geliyor. Bu beni çok hayretler içinde bıraktı. Önüne yemek koymuştum, yemedi ve kapımdan ayrılmadı, biraz sevdikten sonra, “tamam, bugün senden istediğim sadece sevilmekti” dercesine dönüp gitti.


 


“Değil sadece insanlar, bütün mevcudat sevilmeye muhtaç” gerçeğinin küçük bir örneği olarak paylaşmak istedim.


 


Hürmetle Ellerinizden öper, tüm Site Dostlarına da saygı ve sevgilerimi sunarım.


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

"Sevelim, sevilelim dünya kimseye kalmaz" Yazan Sami Melih
Cvp: "Sevelim, sevilelim dünya kimseye kalmaz" Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]