Merhaba Babacığım, çok iyi olmanızı dileyerek pamuk ellerinizden öpüyorum.
Müsaadenizle Kızılay'da gördüğüm bir ağaçtan bahsetmek istiyorum. Yol üzerinde, betonların arasında kendine bırakılmış bir-iki metrekare toprakta, kabukları tamamen soyulmuş ama heybetinden hiçbir şey kaybetmemiş bir ağaç... Ana gövdesinin her iki yanında iki kol gibi duran ve göklere uzanmaya çalışan iki büyük dalıyla, adeta dua eden bir insana benziyor. Trafiğin çok yoğun olduğu bir yerde ve trafik ışıklarının tam yanında olduğu için, duran ve çok yavaş hareket eden otobüsten görüyorum onu. Her gördüğümde değişik duygular uyandırıyor; bazen gözünü göklere, yükseklere dikmiş, varlığından soyunmuş, Allah’ı zikrediyor, bazen vecd içinde dua ediyor, bazen de kollarını iki yana açmış önünden gelip geçen kalabalığa "Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak, haykırsam kollarımı makas gibi açarak” mısralarını söylüyor gibi. Kalabalıklar içinde yalnız, Rabbiyle başbaşa... ve başka hiçbir şeye ihtiyacı yok...
En derin saygı ve sevgilerimi sunuyor, bu güzel Cuma gününün hayırlara vesile olmasını diliyorum.