Sayın “Doğan Güneş”,
17.4.2011 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, önemli olan yaşama sanatını bilmektir.
Ancak Kur’an ve Hadislerin öğren dediklerini öğrenmek, yap dediklerini yapmak, yapma dediklerini yapmamakla öğrenilir. İnsanlar ne yapıyor? Kendilerine göre sonu gelmeyen hayalleri ile bir dünya kurmaya çalışıyorlar. Biz kim, yeni dünyalar kurmak kim? Ne olur bu saçmalıkları bıraksak da kendimizi hayatın akışına bırakıversek. İşte o zaman ıstıraplarımız bitecek. Ne olur biz de “ibn-ül vakt” (zamanın çocuğu) olabilsek. Zamanın çocuğu için ne dün vardır, ne yarın vardır. Dün, ama acı ama tatlı geçip gitmiş, bir daha geri gelmez ki. Yarın ise meçhullerle dolu. Acaba sabaha çıkabilecek miyiz? Peki, yapılacak nedir? Anını yaşamak. Yani o anda ne yapılması gerekiyorsa onu yapmak. Ama en iyi, en güzel yapmak. Bir İslam velisi, “Geliniz, bir anımızı imanlı geçirelim.” diyor. Bizim bütün sıkıntılarımız hep bu anını yaşayamamaktan doğuyor. Bütün mesele burada. Ne mutlu anını yaşayabilenlere.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Geliniz, bir anımızı imanlı geçirelim” Yazan "Doğan Güneş"
Cvp: “Geliniz, bir anımızı imanlı geçirelim” Yazan Sabri Tandoğan