Konu : Sayın İlknur Hanım'dan aldığımız sunum
Gönderen :
İlknur
Tarih :
5/9/2011 4:16:48 PM
Merhaba Sabri amca;
Bugün Alper'le annemin bir arkadaşına gittik; size bahsetmiştim o arkadaşından daha önce; kendisi avukat, yaşlı anne babasıyla kalıyor; anne babası çok tatlı, çok değerli insanlar! O avukat arkadaşı da 8 sene önce bir beyin ameliyatı geçirmişti, daha sonra kalp ameliyatı da geçirmişti! Çok yardımsever iyi bir insan; yaşlı anne ve babasına da öyle iyi bakıyor, gönüllerini hoş tutuyor ki! birkaç hafta önce avukat arkadaşının sağ tarafına felç gelmişti, fizik tedavi görüyor, bugün gittik ziyaretlerine yaşlı annesine bir çiçek alıp; öyle mutlu oldular ki! Yaşlı anne babası annemleri de bizi de çok seviyorlar, çok memnun oluyorlar onlara gidince! Fizik tedavi bayağı iyi gelmiş kendisine, daha iyi yürüyor, konuşması da biraz daha iyi! Salı günü beyin ameliyatı olacakmış; o nedenle biraz tedirgindi belli etmese de; öyle hissettim! Beyninde daha önce olduğu gibi bir tümör oluşmuş yine ve Salı günü ameliyat olacakmış! Ama busefer ki ameliyat beyne ışın verilerek olacakmış; farklı bir yöntemle! Tümörün olduğu yere ışın vereceklermiş, narkoz almayacakmış, kendinde olacakmış; 45 dakika kadar sürüyormuş! Işınla orayı kurutacaklarmış! Allah şifa versin inşallah; tez zamanda iyi olsun inşallah! Yaşlı babası öyle hoş sohbet ve öyle bilgili bir insan ki onu dinlemekten Alper de ben de çok zevk alıyoruz. Konuşurken hep "Allah büyük, Allah'a emanet" diyor ameliyatla ilgili. Birşeyler anlatırken Kur'andan örnekler vererek anlatıyor; çok kitap okuyan bir insan; 85 yaşında ve hala birsürü kitap okuyormuş; yüzü hep gülüyor; gülerken gözlerinin içi gülüyor resmen; öyle güzel insanlar ki! Onlardan ayrılırken baktım yüzlerine nasıl mutlu olmuşlardı; biz de Alper'le çok mutlu olduk! Sonra yolda konuştuk Alper'le; Allah'a her an ama her an şükretmemiz gerektiğini konuştuk; Allah'a nekadar şükretsek de onun nimetlerine, verdiklerine layık olamayız tam anlamıyla; oyüzden her an şükretmemiz lazım! Allah bize onca şey veriyor; nekadarına layığız acaba! Böyle düşündüğümde hep içimden ağlamak geliyor! O'nun büyüklüğü karşısında hep ağlamak geliyor içimden! Bazen düşünüyorum; ameliyatlı ayağım hiç eskisi gibi olmuyor, olmayacak da! Allah'a çok şükür yürüyorum hiç problemsiz; hiçbir sorun da yok çok şükür ama sanki o ayakta içerdeki platinleri hissediyorum, orada sonradan konan ve bir insanın yerleştirdiği bir şey var; sonradan konan; Allah'ın ilk yarattığından farklı olan! Bunu her yürümemde okadar net hissediyorum ki inanılır gibi değil! Yürürken hep orada bir ağırlık var, dışardan bakınca öbür ayağımdan farklı! Biraz daha şiş ve hep hafif hafif bir sızı var orada, hiç rahatsız etmiyor ama var, hissediyorum! Sonuçta onu yapan bir insan; Allah bin kere razı olsun ameliyatı yapan doktordan ama sonuçta o bir insan; nekadar kusursuz olabilir ki ayağı eski haline getirirken taktığı ekler! Hiç düşmemişim gibi olabilir mi! Bunu ancak Allah yapabilir! Böyle düşününce Allah'ın nekadar büyük olduğunu öyle güçlü hissediyorum ki içimde ağlamak istiyorum, şuan bunları yazarken de gözlerim dolu dolu oluyor hemen zaten! sabah anneler günü için aradık annemleri Alper'le; annemler Edremit'teler; telefonda sesinden hissettim içi buruktu bizden uzakta olduğu için! Babam da onu biraz dolaştırmaya gezmeye götürmüş buruk olduğunu hissedince; özledim onları! Cuma akşamı Alperle konuşuyorduk, annemleri özlediğimi anlayınca bana dedi ki akşam "hadi gel binelim arabaya gidelim Edremit'e" dedi. Çok mutlu oldum ama sonra düşündük 7 saatlik yol, Pazartesi iş var, çok yorulacağız, üstelik gece boyunca Alper araba kullanacak; vazgeçtik! Allah nasip ederse 19 mayısta gideceğiz yanlarına! Şimdi radyoyu açtım, Türk Sanat Müziği kanalını, dinliyorum. Öyle güzel şarkılar çalıyor ki Sabri amca. Hava kapadı sanki; yağmur yağacak gibi! Etraf karardı biraz ama böyle de çok güzel görünüyor her yer! Bahçe, çiçekler, ağaçlar, uçuşan serçeler! Tam camın önüne bir serçe geldi, serçelere bayılıyorum; öyle güzel şeyler ki; hele o yürüyüşleri, zıplaya zıplaya! Nekadar nazik, zarif hayvanlar! Ufacıklar! Öyle güzel ötüyorlar ki şuan, hep bir ağızdan! Yağmur yağdığı zaman da böyle cıvıl cıvıl ötüyorlar; sanırım yağmur yağacak! Şuan çalan şarkıyı size yolluyorum ve sevgi ve saygıyla ellerinizden öperek iyi akşamlar diliyorum...
"hiçbirşeyde gözüm yok,
sen yanımda ol yeter,
kapkaranlık odama
mehtap gibi dol yeter;
yağmur vururken cama,
dalarken gece gama,
özleyen kollarıma,
usulca sokul yeter"...
|