Sayın Volkan İrken,
28.5.2011 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, ben, bahsettiğin cinsten bir hastalık olduğuna inanmıyorum. Bana göre bazı doktorların fantezileri. Duyan, düşünen, hisseden bazı kimseler çok sevdikleri bazı insanların yanlış davranışları, duyarsızlıkları karşısında bazen çok üzülüyorlar. Kahroluyorlar. O anda duygularını, acılarını kimselere anlatamıyorlar. Tutmuşuz biz bunun adını panik atak koymuşuz. İnananlara mübarek olsun. Ben de dün bir olaya o kadar çok üzüldüm ki bahsettiğin halleri ben de yaşadım. Ama bunun geçici olduğuna inandım. Sadece Nurettin Özdemir’in mısraını okudum:
“Dal mısın, kırılan nedir içimde?”
Değerli yavrum, lütfen bugünkü tıbbın esiri olmayalım. Elbet güzel günler de gelecek. Bütün güzellikleriyle açan çiçekler bizim olacak. Yıldızların güzelliği, bulutların ihtişamı bizim olacak. Allah’ın, Peygamberin, meleklerin yardımları bizimle beraber olacak.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Dal mısın, kırılan nedir içimde?” Yazan Volkan İrken
Cvp: “Dal mısın, kırılan nedir içimde?” Yazan Sabri Tandoğan