Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bir Anı: Bamya
Gönderen : Selahattin Aktaş
Tarih : 6/4/2011 11:22:40 PM


 


 


 


             Sayın hocam umarım sağlığınız iyidir. Sağlık olmadan tüm mutlulukların eksik olduğunu düşündüğümden tüm sevdiğim ve saydığım kişilere öncelikle sağlıklar diliyorum.


           Ben size ilk defa geçen haftalarda üniversiteye girerken 1972 yılında yaşadığım bir anımı yazmıştım. Son 21 yılı çocuk cerrahisi uzmanlığı olmak üzere 31 yıl hekimlik yaptım. Geçen hafta emeklilik dilekçemi verdim. Bu yıllar içerisinde yüzlerce yeni doğmuş bebek, ve de binlerce çocuk ameliyatı yaptım. Bizim halkımız teşekkür etmek için hediye vermeyi sever ben de yıllar içerisinde kimi maddi kimi manevi değeri olan hediyeler aldım. Bunlardan birini sizinle paylaşmak istiyorum.


          1989 yılı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk cerrahisi kliniğinde baş asistan olarak çalışıyorum. Tokat’ın Erbaa ilçesinden yedi yaşlarında çok güzel bir kız çocuğunu karaciğer içi kanama nedeniyle kliniğimize getirdiler. Gerek tıbbi gerekse cerrahi müdahele yapıp günlerce uğraşmamız sonunda muaffak olamadık, ne yazık ki çocuk vefat etti. Ben hastanede yattığı sürece yapılan ve yapılacak olan tüm detayları aile ile paylaştım, bilgilendirdim ama sonuç alamadık. Baş asistan olarak kötü haberi de aileye vermek bana düştü. O yıllarda; (üzülerek yazacağım bu yıllarda da)  özellikle ölüm haberlerinden sonra, aileler hep hekimlerde suç varmış gibi bir ön yargı ile tüm emeklerinizi bir kenara koyarak, size sözlü veya fiziki hakarette bulunuyorlar. Ben de tedirgin olarak çocuğun babasına ; “Kızınız için tüm gerekenler yapıldı ama ne yazık ki yetmedi kızınızı kurtaramadık, başınız sağ olsun’’ dedim. Konuştuğum kişi 50 yaşlarında bir Anadolu insanı, yüzüme baktı; “Doktor bey siz gerekeni yaptınız ne yapalım takdiri ilahi” dedi, olayı sakin karşılayıp kızının cenazesini aldı.


          Bu olay beni derinden etkiledi, ama bizim mesleğin gereği, unutmaya çalışıp göreve devam ediyoruz. Aradan 4-5 ay geçti. Bir öğle saatleri misafirim olduğu söylenince servis dışına çıktım. Tam karşımda vefat eden kızın babası. Bir an için içimden neden geldi acaba sorusu geçti uzandım elini sıktım “Hoş geldiniz, hayırdır bir sorun mu var?” dedim. “Hayır oğlum sizi ziyarete geldim” dedi. Ben daha çok şaşırdım. Elinde gazete kağıdına sarılmış bir naylon torbayı uzattı “Bizim memleketin bamyası meşhurdur, size mevsimlik taze bamya getirdim” dedi. “Amca beni çok mahcup ettiniz, biz sizin kızının cenazesini verdik siz bana bamya getiriyorsunuz” deyince ; “Evladım ben sizin iyi niyetle tüm gücünüzle uğraştığınızı biliyorum, siz hakkınızı helal edin” dedi. Büyük bir saygı ile elini sıkıp yolcu ettim. Meslek yaşantım boyunca aldığım en güzel hediye, yediğim en lezzetli bamya olarak hafızamda kaldı.


        


Saygı ve sevgilerimle…


 


Dr. Selahattin AKTAŞ 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]