KUR’AN-I KERİM’DEKİ HAMAN MUCİZESİ
Yıllar geçtikçe ortaya çıkan gerçekler,Kur'an'daki her kelimenin belli bir hikmete göre kullanıldığını bizlere gösteriyor.
Kur'an'da bir çok surede Hz Musa ile Firavun'un mücadelesi anlatılır, ancak Firavun'un isminden hiç bahsedilmez. Buna karşın Firavun'un yardımcısı olan Haman, Kur'an'ın 6 ayrı ayetinde, Firavun'un en yakın adamlarından biri olarak zikredilir.
Tevrat'ta ise Haman, Hz. Musa'nın hayatını anlatan bölümde değil, ondan yaklaşık 1100 sene sonra yaşamış ve Yahudilere zulmetmiş bir Babil kralının yardımcısı olarak geçer. Bunu gören oryantalistler "İşte Kur'an'da hata bulduk!" diye yüzyıllardır sevinirlerdi.
Ancak bu sevinçleri Mısır hiyeroglif yazısının çözülüp, eski Mısır yazıtlarında "Haman" isminin bulunmasıyla yarıda kaldı. Eski Mısır dilinde yazılmış hiyeroglif kitabeler 18'inci yüzyıla kadar okunamıyordu. Yazının sırrı, "Rosetta Stone" adı verilen ve M.Ö. 196 tarihine ait bir kitabenin bulunmasıyla çözüldü. Hiyeroglifin çözümüyle çok önemli bir bilgiye daha erişilmiş oldu: "Haman" ismi gerçekten de Mısır yazıtlarında Hz. Musa döneminde geçiyordu. Viyana'daki Hof Müzesi'nde bulunan bir anıt üzerinde bu isimden söz ediliyordu. Aynı yazıtta Haman'ın Firavun'a olan yakınlığı da vurgulanıyordu. Tüm yazıtlara dayanılarak hazırlanan "Yeni Krallıktaki Kişiler" sözlüğünde ise, Haman'dan "Taş ocaklarında çalışanların başı" olarak bahsediliyordu. Haman, Kur'an'a karşı çıkanların iddiasının aksine, aynen Kur'an'da geçtiği gibi Hz. Musa zamanında Mısır'da yaşayan ve Kur'an'da bahsedildiği gibi Firavun'a yakın ve inşaat işleriyle ilgili bir kişiydi:
"Firavun dedi ki: 'Ey önde gelenler, sizin için benden başka ilah olduğunu bilmiyorum. Ey Haman, çamurun üstünde bir ateş yak da, bana yüksekçe bir kule inşa et, belki Musa'nın ilahına çıkarım; çünkü gerçekten ben onu yalancılardan sanıyorum." (Kasas 38)
Eski Mısır yazıtlarında Haman'ın adının bulunması Kur'an aleyhindeki iftiraları boşa çıkarmakla kalmayıp, onun Allah katından olduğunu bir kez daha ortaya koyuyordu. Zira Kur'an'ın indiği devirde ulaşılması ve çözülmesi mümkün olmayan bir tarihî bilgi mucizevî şekilde bizlere aktarılıyordu.
Kur'an-ı Kerim, her asrı bir mucizeyle selamlıyor.
Saygı ve sevgilerimle
Öğrenci