Sayın Ayşe Hanım,
23.7.2011 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, kısa süre içinde bir hayli çile çekmişsin. İstersen iki üç aylık bir süre daha bekleyelim. Diyelim ki artık bu lüzumsuz kavgalar, didişmeler bitsin. El ele, gönül gönüle nezih, temiz, sevgi dolu, güzellik dolu bir beraberlik yaşayalım. Eğer yeniden bu lüzumsuz didişmeler, ikimizi de yıpratan tartışmalar başlayacaksa bu işi tamamen, ebediyen bitirelim, karar senin. Değerli yavrum, böyle bir teklifte bulun. Eğer hala o patırtı, gürültü devam edecek olursa işi orada bitir. Kendi kendini yakma. Biliyorsun bir tarihte her şeyin atıldığı Mamak çöplüğü bile patlamıştı. Sen de daha nereye kadar her şeyi içine atacaksın?
Daha önce sorulan çeşitli sorularda ideal bir kadının neler yapacağı uzun uzun anlatıldı. Sitemizde “kadınlık sanatı” konulu bir arama yaparak onlara ulaşabilirsin. Bir de Gönül Sohbetleri kitaplarının 3. Cildinde “Bir Babanın Kızına Nasihatları” yazısını tekrar tekrar oku. Aradığın her şeyi orada bulacaksın.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan