Sayın Aydın Gülçiçek,
5.8.2011 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, kusura bakma sen kendi kendini hasta ediyorsun. Evhamlarınla, kuruntularınla, önyargılarınla bir cehenneme çevirmişsin yaşantını. Önce bütün bunlara Ehhh, yeter ulan, defolun gidin, diyeceksin. Ne güzel, bir işin var, çalışıyorsun. Müşteri sana laf sokuşturuyorsa sen de ona Ah kardeşim, diyeceksin, seni ne kadar çok sevdiğimi bir bilsen. Akşama kadar yolunu bekliyorum. Acaba sen bir melek misin, bir insan mısın? Diyeceksin. Müşterilerini güzel sözlerle, güzel iltifatlarla, sımsıcak yaklaşımlarla beklemeye razı edeceksin. Bilsen yavrum öyle güzel bir dünyada yaşıyoruz ki hayatın her anı binbir güzelliklerle dolu. Ne olur sen de “Sevmek, devam eden en güzel huyum” desen, “Seviyoruz, seviliyoruz, güzelliğimiz bu yüzden” desen… O zaman göreceksin ki bütüüün sıkıntıların gidecek, ilaca milaca, doktora, moktora gerek kalmayacak. Ve sen de benim gibi “Hayat güzel, yaşamak güzel, varolmak güzel, insanlar güzel” diyeceksin. Bak yavrum, ben yetmiş yedi yaşındayım. Evimin içi bir eczane gibi. ama ben o ilaçları da seviyorum. Hastalıklarımı da seviyorum ve çılgınlar gibi hayatı ve insanları seviyorum. Şu halimle insanlara faydalı olmak için gece gündüz çırpınıyorum.
Haydi yavrum, sen de bundan böyle hastalıklara, vehimlere, üzüntülere paydos de, hayatın güzelliklerini yudum yudum iç...
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Seni deli eden şey yine sendedir sende” Yunus Emre Yazan Aydın Gülçiçek
Cvp: “Seni deli eden şey yine sendedir sende” Yunus Emre Yazan Sabri Tandoğan