Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Işık"tan aldığımız sunum
Gönderen : "Işık"
Tarih : 9/7/2011 11:50:45 AM


 


 


SEVGİLİ BABACIĞIM VE GÖNÜL DOSTLARI KARDEŞLERİM ;


Hayırlı günler efendim.


Bayram tatili nedeniyle babam, eşim, oğlum ve ben yaylaya gittik. Babamız yaylayı çok seviyor ama tek başına gidemiyor. 80 yaşında. Annemiz de yaylayı sevmiyor. Babamızın gönlü hoş olsun diye eşim böyle ani bir karar aldı. Ben de itiraz etmedim. 3 yıldır yaylaya çıkmamıştık.


Sahilden içeri girip dağlara doğru tırmanıyorsunuz. İlk başta şehir, sonra ilçe , daha sonra köy derken yavaş yavaş yerleşim bölgeleri bitiyor. Çok güzel derelerin kenarından geçerek yükseliyorsunuz. Muhteşem bir manzara sizi karşılıyor. Yemyeşil köpük köpük dağlar, gözünüzü alamadığınız bir gökyüzü. O dağlara baktıkça ilk hissettiğim devamlı Rabbimi zikrettikleri oldu. İfade edemediğim duygular yaşadım.


Biraz daha yükseğe çıktığınız zaman bulutlar aşşağıda kalıyor. Arabayı durdurup biraz izledik. Bakmaya doyamıyorsunuz. Allahım bu nasıl bir güzellik diye şükür üzerine şükür ediyorsunuz. Kalbinizden o kadar güzel duygular geçiyor ki ...


Üç saatlik görsel şölenden sonra yaylaya ulaşıyorsunuz.


Yaylaya çıkarken gördüğümüz manzaraları resimledik.Daha sonra bilgisayara atıp baktığımız zaman asla gerçeğini tutmadığını gördük.


Sevgili Babacığım ;


İlk iki gün hava çok güzeldi. Hava güzel olduğu zaman gece gökyüzü çok güzel oluyor. Simsiyah bir zeminde bembeyaz yıldızlar... Kafanı kaldırıp gökyüzüne baktığın zaman evin tavanı kadar yakınmış gibi görünüyor. Bir iki dakika sonra üç boyutlu gibi görünüyor ve seni sanki içine çekiyor. Bakmaya doyamıyorsunuz.


Eşimle beraber saatlerce izledik. Her saat başı dışarı çıkıp bakalım gökyüzü nasıl diye sık sık bakıyorduk. Devamlı bir değişim halinde. Bazen sis, çise veya bulut nedeniyle yüzünü göstermiyor. En son gün yaylada ayı olduğunu söylediler ben korktum. Son gün çatıya çıkıp izledik. Ne olursa olsun o manzaradan vazgeçemiyorsunuz.


Sevgili Babacığım ;


Yaylada kaldığım süre içinde dikkatimi çeken bir başka şeyde sessizliği idi. Sessizliğin de sesi varmış meğer. Çok güzel bir huzur. Şehirler meğer ne kadar yorucuymuş. Ne kadar gürültülü, ne kadar yoğunmuş.


Yaylanın suyu, havası, çayı, uykusu, yemeği, gezintileri ,şehitleri ziyareti , insanları ile sohbeti, huzuru, sesizliği ve sürekli bir değişim içerisinde olması beni çok etkiledi ve mutlu etti.


Sevgili babacığım;


Daha önce yaylaya çıkmıştım. Ama bu kadar etkilenmemiştim. Bendeki bu değişikliğin sebebi sizsiniz. Allah sizden razı olsun.


Babacığım ;


Yayladaki şartlar şehire göre çok zor. Evler bakımlı değil, suyunu kendin alacaksın , çamaşırını ve bulaşığını kendin yıkayacaksın... evin içinde ve dışında şehire göre şartlar zor. Benim merak ettiğim neden orada daha mutlu ve daha huzurlu oluyoruz? Dağlar, yüksek dağlar, yemyeşil çimen kaplı, sessiz dağlar neden insanı bu kadar etkiliyor?


Sevgili Babacığım;


Ellerinizde öpüyor sağlık, sıhhat, huzur dolu günler diliyorum. Hayırlı günler efendim.


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]