Canım Babacığım, Sevgili Dostlar,
Bu güzel Cuma gününde hepinize en derin sevgilerimi sunarım..
Babacığım müsaade ederseniz çeşitli yerlerden alıntı yapmış olduğum, anlamlı ve insanın üzerinde düşünerek okuması gereken bu özlü sözleri sizlerle paylaşmak istedim..
Hayvan ağızdan, insan kulaktan beslenir. Çünkü bizim yediğimiz bütün gıdalar ancak nefsimizi besler, ruhla hiç alakası yoktur. Ruhumuzu beslemenin yolu DİNLEMEK tir. Baş kulağı işitir, Gönül kulağı duyar. Bu gönülden duyabilmektir. Kulağını öyle çöplük yapmışsın ki kulaktan kalbe giden bütün yolları tıkamışsın. Kulağını temiz tut, çöplerle doldurma. Abdestle baş kulakları temizlenir, dinlemekle gönül kulağı temizlenir. Duymanın diğer bir yolu da boş sözlere kulağı tıkamaktır. Her söz vücutta bir yer bulup yerleşir. İşte abdestle zahir kulağı yıkarız. Peki batın kulağı nasıl yıkayıp temizleyeceğiz? Boş sözlere kulağımızı tıkayarak temizleriz..
Düşüncenizi düzeltiniz, her şey düzelir.
İnsanın yüzü kafasının içiyle güzelleşir.
İnsana saygı duymayanlar şeytana mensupturlar.
İnsanı Sükut ve tebessüm kadar hiçbir şey güzelleştiremez.
İnsanın hiddetlenme hali şeytanın meydanı boş bulduğu halidir. Şeytan en çok insana hiddetli halinde musallat olur.
Hiçbir kimseyi basit, önemsiz görme. Her insanın ayrı bir varoluş nedeni vardır. Her insan kendi istidadı alanında tek ve mükemmeldir.
İnsan yetiştirmek için evvela insan olmak lazımdır.
Kötü söz yabani ota benzer. Sulanmasa da yetişir. İyi söz çiçek gibidir. Bakım ister itina ister.
Sen sen ol derdini kimseye açma, Allah’a havale et, kimseden bir şey bekleme.
Bu dünya darılma pazarı değil dayanma pazarıdır.
Ağız, mübarek bir uzuvdur. Onu kirletmemelidir. Hayır için açık, şer için kapalı olmalıdır. Olaylara sükunetle bakabilmek, olgun insanların harcıdır.
Allah (Celle Celalüh) şükredenin rızkını artırır, şikayet edeninse derdini çoğaltır.
Ey kulum, Ben seninleyken sen kiminleydin?
Güzellik, tevazuda, incelikte, sadeliktedir.
Ben taşrada arar idim, ol can içinde can imiş.
Radyasyondan çok birbirlerinin kalplerini kırmaktan ölüyor insanlar.
“Az yemek ilaçların padişahıdır.”
Beden az beslenince ruh özgür kalır.
Bir kamış vardır içi boştur, bir kamış vardır içi şeker doludur.
İki arı vardır, biri bal yapar. Biri defalar sokar. Ama ikisi de arıdır.
Bekleyin, bekleyin durmaksızın bekleyin, bir gün unutulmuş bir aynadan bütün sevgiler size dönecek.
Ey yolcu, sana bir daralma gelirse yararınadır, kaygılanma. Sürekli yaz mevsimi olsaydı güneş bahçeyi yakıp kavururdu.
Bir insan ne kadar kusurlu da olsa onun ruhunun gizli bir köşesinde asil,büyük, temiz ve yüce olan bir taraf vardır.
Çok kaygı çekme, mukadder olan olur, takdir olunan rızkın da sana gelir.
Ne dilerse öyle iş gören Allah’a kendini teslim et.
Huzura giden ilk yol, Allah’tan razı olmakla başlar.
Var olan Hak’tır, gayrısı yoktur. Her fiilin faili Allah’tır.
Hiçbir ölü, öldüğüne hayıflanmaz, sadece azığının azlığına hayıflanır.
Ey insan, Kaf dağı kadar yüksek olsan da, kefene sığacak kadar küçüksün.
Ve bir an yaşıyorum, bütün bir ömre bedel.
Dünya için gül yüzünü soldurma, Halden bilmeyene halini bildirme, Tabip olmayana yaran sardırma, sonradan yaranı azdırır gönül.
Kalp Allah’ı sevmek için yaratılmıştır.
Ameller niyetlere göredir. Peygamberimiz “Siz kalplerinizi ve niyetlerinizi değiştirmediğiniz müddetçe Allah’ın size olan muamelesi değişmez” buyurur.
Kendi kalbine bakmayanın hayatı bulanıktır. Dışarıya bakan rüya görür, hayal dünyasında kaybolur. İçeriye bakan uyanır, kendini keşfeder.
Akıllı insanın ağzı kalbinde, Akılsız insanın kalbi ağzındadır.
Alemde her ne olacaksa, zaten programlandığı şekilde oluyor.
Her bildiğini söyleme, ama her söylediğini mutlaka bil.
Güzelliğine bir sivilce, Malına bir kıvılcım yeter.
Layık olmadığı yeri işgal eden kişi zulmeder.
Kendisinin farkına varabilen bir bilinç başkasını yargılamaz ve yaralamaz.
Bana benden olur her ne olursa, Başım rahat durur dilim durursa.
Dünya baştanbaşa karla dolsa, Güneşin bir bakışıyla erir gider.
Düşmanların en korkuncu, en zalimi, senin içinde bulunan nefsindir.
Şükür duygusu her güzelliğin başıdır.
Dünyada her millet icraatına tahammül ettiği hükümetin mesuliyetine ortak sayılır.
Dünya bir penceredir, her gelen baktı geçti.
Bir tebessüm bütün dünyayı dolaşır.
Kişi gülüşüyle terbiyesini, güldüğü şey ile seviyesini gösterir.
Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi olur.
Kalbinin seni itham edeceği bir şeyi yapma.
Filozof olmayan, her şeyi başkasından bilir, filozof ise kendinden bilir.
Gelme, gelme üstüme, bir şifa vermeyeceksen eğer.
Seni deli eden şey, yine sendedir, sende.
Kederlerinin üstüne çıkamayan insanlar, bir süre sonra, onların altında ezilir.
Hayat atının eğeri üzerinde, yumuşak ve sakin oturun.
Önemli olan, kötülüğün senin sınırına geldiği zaman orada durması
Tasavvufta bir kural vardır, Söylenen söz vücut bulur.
Yalan gürültü yapar, Hakikat sakindir.
Dün, dünle beraber geçti cancağızım, Bugün yeni şeyler söylemek lazım.
Ne kadar zengin olursan ol, ancak belirli bir miktar para yersin. Denize testiyi daldırırsan, bir testi kadar su alır, gerisi kalır.
Masumlar unutulmaz, Zalimler unutulur.
Kapımın önündeki ağaç, Türkçe’nin güzelliği, mutlu olmam için yeterli.
Yavrum, lütfen aceleci olma. Konuşurken yavaş sesle konuş. Allah yavaş sesle konuşanları sever.
Her meselenin anahtarı kendi içindedir.
Gerçeği insanların ölçüsü ile değil, İnsanları gerçeğin ölçüsü ile tanı.
Kıymetli yavrum kini kinle değil, sevgi ile temizle.
Biraz uzun oldu fakat , hepsini paylaşmak istedim. Canım babacığım sizi çok seviyorum. Hürmetle o nurlu yüzünüzden hasretle öperim.