Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Öğrenci" den aldığımız sunum
Gönderen : "Öğrenci"
Tarih : 11/26/2011 11:02:42 PM


 


 


 


MİMAR SİNAN’IN İBRETLİK HİKAYESİ


 


Kanuni Sultan Süleyman zamanında nüfusun çoğalmasıyla su sıkıntısı da başlamıştı. Padişah, Mimarbaşı Sinan’ı çağırarak sordu :"Mimarbaşı , İstanbul’a su getirmek mümkün müdür ? "


"Mümkündür sultanım, ama altın dolu keseleri uç uca dizmek şartıyla İstanbul’a su gelir."


"Mimarbaşı, eğer bu iş olacaksa ben keseleri yan yana dizerim ."


Mimar Sinan hemen işe başladı.İstanbul’un çevresindeki su kaynaklarını tespit ederek geniş bir arazi incelemesi yaptı.Sonunda su, kanallar ve künklerle tepelerden aşırılıp getirildi, meydanlardaki çeşmelerden akmaya başladı. Çeşme sayısı kırka ulaşınca bu suya “Kırk Çeşme Suları ” adı verildi. Pahalı bir maliyetle gelen suların borulardan boş yere akması istenmeyince tarihte ilk defa çeşme borularına “lüle” denilen musluklar takıldı. Bu konuda bir de Padişah Fermanı yayınlandı: "İstanbul meydanlarındaki umumi çeşmeler halkın malıdır. Hiç kimse bu çeşmelerden gizlice, yer altından evine su bağlatmayacaktır." Kanuni Sultan Süleyman sadece Mimar Sinan’a bir lütufta bulunarak dedi ki :


"Sen halkı suya kavuşturdun. Evine özel olarak su alabilirsin."


Yıllar geçti, padişahlar değişti. Koca Sinan yaşlandı. Dostları,yoldaşları dünyayı terkeyledi. Köşe başlarını, koltukları başka insanlar tuttu. 99 Yaşına gelen Koca Mimar Sinan’ın bir gün kapısı çalındı:


"Ben sarayın postacısıyım. Sizi Divan’a çağırıyorlar." Sinan Ağa yorgun argın Divan’a ulaştı. Vezirlerden biri: "Sinan Ağa ! Hakkında şikayet var. Padişah fermanına muhalif olarak senin evinde su bulunduğu bildirildi." Mimar Sinan doğruladı :


"İstanbul’a su getirince bana bu meselede hususi ruhsat verilmişti." 


"Peki, getir bakalım şu ruhsatı bir görelim."


"Ben o zaman Padişahımızdan ruhsat istemekten hicab etmiştim."


Divan’da uzun tartışmalar oldu."Bu devlete hizmet eden sadece Sinan mı?" diyen muhalifler ağır basınca Sinan’ın evindeki suyun kesilmesine karar verildi .


Sinan, yüz yaşına girerken hastalanarak yatağa düştü. Ateşler içindeydi. Komşuları,bezi ıslatmak için lüleyi çevirdiklerinde suyun akmadığını hayretle gördüler.İstanbul’u suya kavuşturan Koca Sinan’ın evinde bir damla su yoktu. Mimar Sinan son nefesini verirken bir tesellisi vardı.Yaptığı işleri sadece Allah rızası için yapmıştı. Vefatı sırasında bu hadiseyi başında konuşanlara verdiği cevap ibretlikti:


 


"Biz hizmetimizi dünyada bir bardak suya satacak kadar menfaat düşkünü değiliz. Hizmetlerimizin karşılığını beklemiyoruz. Dünyada evimize su verilmediği için de müteessir değiliz."


 


 


 


Saygı ve sevgilerimle


Öğrenci

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]