Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Öğrenci"den aldığımız sunum
Gönderen : "Öğrenci"
Tarih : 2/20/2012 9:57:30 AM


 


Muhterem hocam


Cevabınız için çok teşekkür ederiz.Allah cümlemize yaşama sanatının tüm güzelliklerini bir sentez haline getirerek her anımızı sizin gibi cennet mutluluğu içinde yaşamayı nasip eder inşallah.Müsaadenizle bugün okumuş olduğum "Okuma sanatı" ile ilgili bir yazıyı siz ve dostlarımızla paylaşmak istiyorum.


Saygı ve sevgilerimle


Öğrenci 


 


OKUMA SANATI


 


İyi bir kitap okurken, iyi bir dostla başbaşa sayılırız.O büyük yazarlar hayatta ve  hemen yanı başımızdadır. Onlar sayesinde kendi küçük dünyamızdan kurtulur, başka hayatları tanır, onlarla beraber yaşar,sohbet eder, geniş dünyalara ulaşırız.


Bununla birlikte kitap okumak bir sanattır, hem de öğrenilmesi zor bir sanat. Dünya edebiyatının en büyük isimlerinden Goethe;  "Okumayı öğrenmek sanatların en zorudur. Hayatımın seksen yılını bu işe verdim, yine de kendimden memnun olduğumu söyleyemem." demiştir. Goethe, okuma sanatını tam öğrenenemediğini söylemişse bizim herhalde bu konu üzerinde  daha fazla düşünmemiz gerekir.


Okuma sanatını öğrenmenin zorluğu belki de yaşama sanatını öğrenmenin zorluğundan ileri gelmektedir. Çünkü kitaplar bizlere yaşamı anlatan ve öğreten en önemli vasıtalardan biridir.


Andre Maurois "Yaşama sanatı" isimli kitabında "Okuma sanatı, her şeyden önce, yaşamı kitaplarda bulmak ve kitaplar sayesinde onu daha iyi anlamak sanatıdır."der. Maurois’e göre okuma sanatını öğrenmenin belli kuralları vardır.


Bir okur,okuyacağı eserleri dost arar gibi seçmeli ve okumada büyük eserlere geniş yer vermelidir. Kendimizi küçük kitapların seline kaptırmamalıyız. Çok kitap okumaktansa, birkaç yazarı ve birkaç konuyu tam bilmek daha iyidir. Başyapıt olan eserleri  yakından tanımalı, yüzyılların yaptığı seçime güvenmeliyiz.Büyük yazarları yakından tanımak bir yaşamı zenginleştirmeye yeterlidir.


Bir diğer kural, okumayı güzel bir konserin, soylu bir törenin saygılı ve sesiz havasına büründürmektir. Bir sayfaya göz atmak, sonra başka bir işe bakmak,aklı başka yerde kitabı tekrar eline almak okumak değildir. Gerçek okuyucu kendisine uzun ve yalnız  akşamlar hazırlar ve sevdiği yazarlara belli vakitler ayırır.


Maurois,iyi bir kitabın güzelliğinin hiçbir zaman tek okuyuşta anlaşılamayacağını söyler. İnsan kendini büyük kitaplara layık hale getirmelidir. İnsan kitaplarda ancak kendi getirdiklerini bulabilir. Mutluluğun ve acının ne olduğunu öğrenen bir insan Anna Karenina gibi bir kitabı çok daha farklı okur. İnsan gençliğinde bir çırpıda okuduğu kitaplarda belli bir hayat tecrübesinden sonra  çok daha farklı anlamlar bulur.


Filozof Lichtenberg "Öyle kitaplar vardır ki onları okumakla ruhumuz hiç bir şey kazanmaz, belki de kaybeder." der. Okuduğumuz kitapların hayatımız ve düşüncelerimiz üzerinde bir etkisi olmalıdır. Nasıl ki iyi ve değerli insanlarla beraber olan bir insan, iyiye doğru yön alır ve  gelişirse, bir kitabı okuduktan sonra da hayatımız iyi yönde değişmeli ve gelişmelidir. İyi  bir  kitap her buluşmada bize ayrı bir heyacan ve mutluluk veren bir dost gibi olmalıdır.


Sonuç olarak okuma sanatını öğrenmek yaşama sanatını öğrenmekle beraber giden bir süreçtir. Bütün kitaplar aslında tek bir kitabın,insan kitabının anlaşılması içindir.


 


...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]